açabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني فتحها , هل يمكنني فتحها , هل يمكنني فتحها ؟ |
Yalnızca Başbakan ya da yardımcıları açabilir. | Open Subtitles | فقط رئيس الوزراء والأشخاص القريبون منه يمكنهم فتحها. |
Henüz ayın 18'i olduğunun farkındayım ama ya hediyelerimizi erkenden açarız ya da havaalanındaki güvenlik görevlilerinin önünde açmak zorunda kalırız. | Open Subtitles | انا اعلم بأننا مازلنا بـ 18 من الشهر لكن يفضل أن نفتح الهدايا مبكرا أو نجبر على فتحها امام عملاء الجمارك |
Kafesin üstünde bir mandal var. açmaya çalış. | Open Subtitles | هناك مزلاج اعلى القفص انظر, لو تستطيع فتحها |
Onun ölümünden beri pencereler pek az açıldı. | Open Subtitles | فمن غير المرجح أن النوافذ تم فتحها منذ وفاته. |
Senin nöbetin boyunca bölüm bir kaç kez açılmış. | Open Subtitles | المقصورة تم فتحها عدة مرات أثناء مناوبتك |
Köpek kapısını ya evdeki biri açtı ya da anahtarı vardı. | Open Subtitles | إما أن يكون شخصا فتحها من الداخل أو أن هناك شخصاً لديه مفتاح |
- Bak sana ne getirdim. - Hemen açabilir miyim? | Open Subtitles | ـ مهلاً، أنظري ماذا أحضرتُ لكِ ـ هل يمكنني فتحها الآن؟ |
Bunun gibi tüpleri sadece bir kişi açabilir. | Open Subtitles | أنابيب كهذه لا يمكن فتحها، إلا و فتحها شخص محدد. |
Sadece Morlock'lar açabilir. | Open Subtitles | لا احد يستطيع فتحها فقط مورلكس |
12 tonluk Hermann Ziegler kasası Bay D. açmak imkânsızdı. | Open Subtitles | اخبرتك العديد من المرات هذه الخزينة قوية من الصعب فتحها انتهى الوقت فالنذهب |
açmak için zorlamıştım,kırılmıştı . | Open Subtitles | تماما كما حدث في سنتي الاخيرة حاولت فتحها بقوة فتبعثرت |
- Bu o! Tek yapman gereken saati açmak, böylece geri dönecek. | Open Subtitles | هذا هو، كل ما عليك فعله هو فتحها وسوف يعود |
O zaman neden baş harfini aylardır açmaya çalıştığımız hesabın şifresine ekleyince işe yaradı? | Open Subtitles | لماذا إذاً أول حرف من اسمها كان مفتاح كلمة المرور للحسابات التي كنت احاول فتحها منذ أشهر؟ |
O zaman neden baş harfini aylardır açmaya çalıştığımız hesabın şifresine ekleyince işe yaradı? | Open Subtitles | لماذا إذاً اضافة أول حرف في اسمها إلى خاصتنا فتح الحسابات التي كنت احاول فتحها منذ اشهر؟ |
Gizli Dosyalar tekrar açıldı. Tamam. | Open Subtitles | الملفات المجهولة المعاد فتحها توقفت من فضلك.. |
Kutulardan sadece bir kısmı açılmış. | Open Subtitles | ولكن هناك فقط بعض الصناديق التي تم فتحها |
- açtı. Kilolarca mal vardı. | Open Subtitles | .فتحها لقد كانت مليئة بباوندات الممنوعات |
Lucius Malfoy okulda öğrenciyken açmış olmalı. | Open Subtitles | لا شك في أن لوسيوس مالفوي فتحها عندما كان في المدرسة هنا |
3 ton ağırlıkta ve dinamitle açılamaz. | Open Subtitles | التي تزن ثلاثة اطنان ولا يمكن فتحها بالديناميت |
Ve bunlardan herhangi biri içindeki cümleyi ortaya cikarmak için açılabilir. | TED | و أي واحدة يمكن فتحها لتجد الجملة بداخلها. |
Eğer kasayı pencereden atamayı düşünmüyorsan, kapağı açman için şifreyi bulman gerekiyor. | Open Subtitles | إلا إذا كٌنتِ تُخططين إلى رمي تلك الخزنه خارج النافذه، الطريقَة الوحيدة التي يُمكن فتحها هي معرفَة التركيبَة. |
Onu açmamı ve tüp duodenostomi yapmamı tercih ediyorsanız o da olur tabii. | Open Subtitles | إذا كنت تفضل فتحها والقيام بمفاغرة أنبوبية إثني عشرية، فلا بأس بذلك، أيضا. |
Yeniden dizilim olayı tutukluk yapmış ve sinirsel yolları açması gerekirken bloke etmiş. | Open Subtitles | لابد وأن إعادة السلسلة أخفقت، وبدأت في حجب الممرات العصبية بدلاً من فتحها. |
açmayı düşünsek, o zaman açsak? | Open Subtitles | يمكننا أن نتناقش في فتحها ونفتحها حينذاك ؟ |
Muhtemelen cüzdanını açtığında çıkan tozadır. | Open Subtitles | من الأرجح أنّها بسبب الغبار الخارج من محفظته عند فتحها. |
Sırlar Odasının yerini ve onun nasıl açılacağını biliyor olması mümkün. | Open Subtitles | ربما كان يعرف أين توجد الغرفة وكيفية فتحها |