"فترة مضت" - Translation from Arabic to Turkish

• süre önce
• Çok önce
• zaman önceydi

Earl, bir süre önce birlikte çaldığımız gümüşleri bulacağını zannediyor ama onları ben çaldım ve arkadaki büyük taşın altına sakladım.
إيرل يظن بأنه سيجد طاقم فضي سرقناه منذ فترة مضت ولكنني سرقته منهم دون علمهم ودفنته بالخلف بجوار الصخرة الكبيرة

Uzun süre önce transfer edildiğini,.. ..lakin nereye gittiğini bilen olmadığını söyledi.
قال من أنه تم نقلك منذ فترة مضت لكن لا أحد يعلم إلى أين

Kısa bir süre önce, bir veya iki yıl önce başka bir ailedeydim.
منذ فترة مضت عام أو عامين .. كنت في منزل أخر للتبني

"Çok önce"nin anlamı ne?
ماذا تعنى ب"منذ فترة مضت" ؟

Doğal olarak hayaletleri ilk gördüğü zaman çok korkmuştu ama bu uzun zaman önceydi.
إنه بالتأكيد مر بفترة الخوف من الظلام المعتادة لكنها فترة مضت لحالها منذ مدة

Bir süre önce Kosova'dan bir kadına yardım ettim.
منذ فترة مضت ساعدت إمرأة من كوسوفو

Bir süre önce Nikaragua'daydım. Roland Pike adında kara para aklayan birinin peşindeydim.
لقد كنت في (نيكاراجوا) قبل فترة مضت أبحث عن رجل يقوم بغسيل الاموال يدعى (رونالد بايك)

Bir süre önce, bir yalanlarını fark ettim.
منذ فترة مضت كشفتهم يكذبون

Bir süre önce, onlarla iş yapmıştık.
قمت بعمل معهم منذ فترة مضت

Kısa bir süre önce sushi restoranındaydım ve içlerinden birinin bekar olan erkek kardeşi hakkında konuşan iki bayana kulak kabarttım. Bu bayan şöyle diyordu: "Kardeşim flört etmekte problem yaşıyor, bu yüzden hızlı flört yaşıyor." Hızlı flörtü biliyor musunuz bilmiyorum?
منذ فترة مضت كنت في مطعم سوشي واستمعت بالصدفة لحديث امرأتين عن شقيق إحداهما، والذي لا يزال عازبًا، وهذه المرأة تقول: "أخي لديه لا يستطيع المواعدة بسهولة، لذا فسيجرب "المواعدة السريعة." لا أعرف إن كنتم تعرفون المواعدة السريعة؟

Kısa süre önce de komite üyesi Yeon Gi Hoon'u öldürdü.
...ومنذ فترة مضت (قتل عضو اللجنة (يون جي هون

- Bir süre önce.
-منذ فترة مضت

- Çok önce.
منذ فترة مضت

New York'tayken bekçiydim ama bu uzun zaman önceydi.
أعني، كنت حارساً في (نيويورك)، لكن كان هذا منذ فترة مضت.

Ama bu uzun zaman önceydi.
ولكنه كان منذ فترة مضت