Kendine bir bak, sarı saçlı mavi gözlü beyaz çocuk Yahudi etinden ve helalden bahsediyor. | Open Subtitles | شعر أشقر فتى أبيض بعينين زرقاوين يتحدّث عن المقبّلات اليهوديّة والطعام الحلال |
Genç bir beyaz çocuk. Harbi parayla köşelere gelirdi. | Open Subtitles | إنه فتى أبيض ساذج جداً يرتاد الشوارع |
beyaz çocuk yanlış sınıfta olmayı umuyor. | Open Subtitles | ذلك فتى أبيض آمل بأنه في الغرفة الخاطئة |
Sıska ve küçük bir beyazdı. | Open Subtitles | فتى أبيض صغير و نحيف لا إساءه |
Onun yaşındaki tek zenci çocuk Bumpty. Yoksa beyaz biriyle çıkması daha mı iyi? | Open Subtitles | انه الفتى الأسمر الوحيد في نفس عمرها هل تفضل أن تواعد ابنتك فتى أبيض ؟ |
Sahip, yemin ederim beyaz bir adam burada yemek çalıyordu. | Open Subtitles | سيدي ، أقسم أنه كان هناك فتى أبيض البشرة هنا يسرق |
Sınıfındaki diğer tek zenci çocuk. Bir beyazla mı çıkmasını istiyorsun? | Open Subtitles | انه الفتى الأسمر الوحيد في نفس عمرها هل تفضل أن تواعد ابنتك فتى أبيض ؟ |
Parayı çalmadığıma herkes emin olacak, çünkü beyaz çocuk onu geri götürecek. | Open Subtitles | و أنا اُريد أن أتأكد من ألا يظن أحداً أني سرقت تلك النقود -لأن فتى أبيض سيعيدها |
Donanma hoodie bir beyaz çocuk? Tamam. | Open Subtitles | فتى أبيض لديه قميص البحرية؟ |
-Pamuk toplayan beyaz çocuk oldum. | Open Subtitles | -أنا مجرد فتى أبيض يجلب القطن |
- Çatlak beyaz çocuk! | Open Subtitles | ـ إنّك فتى أبيض مجنون! |
beyaz çocuk mu? | Open Subtitles | فتى أبيض ؟ |
Sıska ve küçük bir beyazdı. Alınma. | Open Subtitles | فتى أبيض صغير و نحيف لا إساءه |
Onun yaşındaki tek zenci çocuk Bumpty. Yoksa beyaz biriyle çıkması daha mı iyi? | Open Subtitles | انه الفتى الأسمر الوحيد في نفس عمرها هل تفضل أن تواعد ابنتك فتى أبيض ؟ |
Alıngan beyaz bir çocuk. | Open Subtitles | الرجل طوله 5.6، وزنه 120. هذا فتى أبيض عُدواني. |
Şimdi sen dışarı çıkıyorsun ve bu beyazla mı geziyorsun? | Open Subtitles | الآن خرجت، وتتنقل مع فتى أبيض إلى هنا؟ |