Uzan ve bacaklarını ayır. Bunu yapmak zorundasın. | Open Subtitles | استلقي وباعدي فخذيك يجب أن تفعلي ذلك |
Şimdi bacaklarını ayır. | Open Subtitles | الآن باعدي فخذيك |
Zevk... Sıcacık, bacaklarının arasında başını yakan, yumuşacık nemli bir okşama! | Open Subtitles | النشوة هي مثل رأس دافئ، محترق بين فخذيك, مداعبة ناعمة، رطبة التي تنمو. |
bacaklarının arasındaki bu şey ziyan oluyor. | Open Subtitles | حسناً ، مع ما عندك بين فخذيك ، هذا يتعبر تبذير |
Masanın altında uyluklarına baskı yapman. | Open Subtitles | طريقة ضغطك على فخذيك أسفل الطاولة |
Masanın altında uyluklarına baskı yapman. | Open Subtitles | طريقة ضغطك على فخذيك أسفل الطاولة |
30 kilo bile olsan Kalçaların böyle olur. Bebek gibisin. | Open Subtitles | حتى لو اصبح وزنك 30 , فخذيك سوف يتلامسان مثل الاطفال |
Hayatında kalçalarının arkasını... ayakta duran bir adama öptürdün mü? | Open Subtitles | هل مررت في حياتك قط بتجربة أن تجعلي مؤخرة فخذيك يقبلهما رجل وهو واقف علي قدمية؟ |
Sonra bacaklarını başımın üstüne kadar kaldırdığın kısma geçtik. | Open Subtitles | وعندما وضعتِ فخذيك على رأسي |
bacaklarını ve amcığını bütün beş para etmez köpeklere açtığının haberinin, şehrin diğer ucunda benim kulağıma gelmesine şaşırmışsın ama işte bacaklarını o kadar geniş açmışsın, Katherine. | Open Subtitles | ومتفاجئة بأن أخبار فتحكِ لفخذيكِ ومهبلكِ لأيّ كلبٍ حقير قد سافرت عبر المقاطعة ووصلت إلى مسامعي. ولكنّكِ حينها فتحتِ فخذيك (بشكلٍ واسع جداً، (كاثرين. |
bacaklarını ayır. | Open Subtitles | أفتحي فخذيك |
bacaklarını aç! | Open Subtitles | افتحي فخذيك ! |
Ve kuyruğunu bacaklarının arasına kıstırıp geleceğini tahmin etmiştim. | Open Subtitles | وانا اشعر انك ستغرب عن وجهي الي منزلك وذيلك بين فخذيك |
Onu öldürmek için, bacaklarının arasındaki o şeyden fazlası gerekecek. | Open Subtitles | سيتطلب الأمر أكثر من ذلك الشيء بين فخذيك لقتله |
Sizin gibilerin bacaklarının arasındaki şeye benziyor da ondan! | Open Subtitles | نوع من القاذورات موجود عندك بين فخذيك |
Kalçaların diyorum. | Open Subtitles | فخذيك يحتكان مع بعضهما |
- Kalçaların birbirine sürtünüyor? | Open Subtitles | فخذيك يتلامسان ؟ - ماذا ؟ |
O dolgun kalçalarının arasına biraz ışık girsin Becky. | Open Subtitles | أريد رؤية النور بين فخذيك, (بيكي). |