Ama madam, Meadowville'de annem babam benimle gurur duyuyor. | Open Subtitles | لكن يا سيدتي ، أبواي في ميدوفيل فخوران بي |
Annen ve baban hangi derslerin ile gurur duyuyor? | Open Subtitles | ماذا عنك؟ في ماذا أنت جيد ليكون أبويك فخوران بكَ؟ |
Tamam. Annem ve babam seninle gurur duyuyor olmalı. | Open Subtitles | حسناً، لابد أن أمي وأبي فخوران جدّاً بكِ. |
Halen dünyanın en yaşlı yapışık ikizleri onlar bu gerçekle gurur duyuyorlar. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، هما أكبر توأم ملتصق في العالم سنّاً. وهما فخوران بهذا. |
Eminim ailen bugün seninle çok gurur duyardı, Potter. | Open Subtitles | أنا واثق أن والديك كانا سيكونان فخوران جدا بك |
İşte mezunumuz. Seninle gurur duyuyoruz, evlât. | Open Subtitles | ها هو الخرّيج، نحن فخوران جداً بك يا بنيّ |
Anne babanın senle gurur duyuyordur herhalde | Open Subtitles | أراهن أن أمَّكَ وأبَّيك فخوران بك |
Etkileyici. Ailen çok gurur duyuyor olmalıdır. | Open Subtitles | رائع، لا بدَّ من أنَّ والديك فخوران بك |
Biliyormusun adamım, ailen seninle gurur duyuyor olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن والديك فخوران بك كثيراً يا رجل |
Biliyormusun adamim, ailen seninle gurur duyuyor olmali. | Open Subtitles | لا بد أن والديك فخوران بك كثيراً يا رجل |
Bu kadar akıllı olduğunuz için kendinizle gerçekten gurur duyuyor olmalısınız. | Open Subtitles | لا بدّ أنّكما فخوران بنفسيكما لدهائكما |
Annesi ve sen onunla gurur duyuyor olmalısınız. | Open Subtitles | و لا بد انك و والدتها فخوران للغاية |
Annenle baban gurur duyuyor olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن يكون والديكِ فخوران للغاية |
gurur duyuyorlar benimle | Open Subtitles | إنهما فخوران بأن هناك مقالات عني في الصحف |
Kalçalarım sonsuz savaşımızı onurlandırmaktan gurur duyuyorlar. | Open Subtitles | وركاي فخوران لتشريف حربنا التي لا تنتهي |
Seninle gurur duyuyorlar. Babaları Ben Wade'i yakalıyor. | Open Subtitles | فخوران بك لأن والدهم ألقى القبض على (بن وايد) |
Tüm bunları bir eşek şakası için planlamış olmasaydın, annem ve babam seninle çok gurur duyardı. | Open Subtitles | إذا لم تكن هذه واجهه لواحدة أخرى من مزحِكِ لكان ابانا وامنا فخوران جداً |
Annenle baban seninle gurur duyardı. | Open Subtitles | لنذهب والداك سيكونان فخوران بك حقا |
Orada ne yazarsa yazsın babanla ben seninle deliler gibi gurur duyuyoruz. | Open Subtitles | ايا كان ما موجود بداخلها انا ووالدك فخوران للغاية بك |
Ailen epey gurur duyuyordur. | Open Subtitles | وانا متاكد ان والداكي فخوران بذلك |
İkimizde İylik İçin Sörf'e yardım ettiğimiz için gururluyuz. | Open Subtitles | ولهذا نحن الاثنان فخوران جدا بمنح أول تبرع لنا |
Seninle gurur duyduklarından eminim. | Open Subtitles | حسناً لا مجال للشك بأنهما فخوران بك |