Diğerlerine göre o hala toplumun yürüyen, konuşan, üretken bir üyesi. | Open Subtitles | فهو لا يزال فردٌ منتج في المجتمع يستطيع المشي و الكلام |
Ve seçkin grubun bir üyesi şu veya bu sebeple, zor duruma düştüğünde genetik kimliği, vicdansızlar için değerli bir ham maddeye dönüşür. | Open Subtitles | و عندما لسببٍ او لآخر يقع فردٌ من النخبة في مصيبةٍ فإن هويتهم الجينية تُصبح سلعة قيمة لعديمي الضمير |
bir aile üyesi ağlıyor diye fikrini değiştiremezsin. | Open Subtitles | يجب ألا تغيّر رأيك بمجرّد أن يبدأ فردٌ من العائلة بالصراخ |
Burada sadece bir Angelicos üyesi dahi kalsa babam güvenliğiniz için para ödemeye devam edecek. | Open Subtitles | طالما أن هنالك فردٌ من الأنهليكوس هنا، فإن والدي سيواصل الدفع لضمان حمايتكم. |
Ajan Lee, Inostranka Tesisi'ni denetleyen ekibin bir üyesi. Sizi temel öğeler konusunda aydınlatacaktır. | Open Subtitles | العميل (لي) فردٌ من فريقٍ يراقب مُنشأة "إنوسترانكا" سيوجز لك الأساسيّات |
Annem kuru temizlemecisinin mafya üyesi olduğuna yemin eder. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}إسمع ، لقد كانت تقتنع والدتي بأن عامل المغسلة فردٌ من عصابة ما |
Providence'nin sadık ve güvenilir bir üyesi. | Open Subtitles | انه فردٌ موثوق ووفي من طاقمي. |
- Anlamıyorum. - Jake'in ailesinin bir üyesi. | Open Subtitles | انا لا أفهم - إنها فردٌ من عائلةِ (جايك) الممتدة - |
Hakla onu! Daha acımasız. bir çete üyesiymişsiniz gibi. | Open Subtitles | المزيد من انعدام الرحمة، و كأنّكِ فردٌ في عصابة. |
Bizim ekipten Seo Do Chul adında bir arkadaş var da. | Open Subtitles | هناكَ فردٌ في قسمنا يُدعى المُحقق سيو دوو تشول. |
Göreceğin son şey, ölürken sana gülen bir Stark olacak. | Open Subtitles | آخر شيء ستراه في حياتك هو فردٌ من عائلة الستارك ينظر إليك مبتسماً |
Aile evimin bir Warleggan'ın elinde olması fikriyle çok mücadele ettim. | Open Subtitles | أنا عانيت ايضاً من فكرة أن منزل عائلتي بأيدي فردٌ من وارليجان. |