| Diş fırçanı ona veririm, bir test yapar... gerçekten dişlerini fırçaladın mı, yoksa fırçayı ıslattın mı, anlaşılır. | Open Subtitles | يمكنني ان أعطيه فرشاة أسنانك حتى يتفحصها. ليتأكد ما إذا نظفت بالفعل أسنانك أم مجرد بللتها بحنفية الماء |
| Diş fırçanı kullanacağım. Sorun olmaz, değil mi? | Open Subtitles | سأستخدم فرشاة أسنانك لا بأس بهذا أليس كذلك ؟ |
| Alan, ne söylemeye çalışıyorsun. Diş fırçanı ağzımda görmek istemiyorsun çünkü benim ağzımda... | Open Subtitles | أتريد القول أنك لا تريد فرشاة أسنانك في فمي؟ |
| Diş fırçanı yarın sabah araba lastiğinin üstüne bırakırım. | Open Subtitles | سأترك فرشاة أسنانك في أعلى إطار عجلة القيادة غدا صباحا |
| Diş fırçanı kullansaydım, ferahlatıcı bir nefesim olurdu. | Open Subtitles | ولو كنت استخدمت فرشاة أسنانك لشممت رائحة النعناع |
| Hayır McGee! Diş fırçanı paylaşmaktan beterdir. | Open Subtitles | هذا أسوأ من مشاركة فرشاة أسنانك مع أحدهم. |
| Diş fırçanı kullansaydım, ferahlatıcı bir nefesim olurdu. | Open Subtitles | ولو كنت استخدمت فرشاة أسنانك لشممت رائحة النعناع |
| Umarım senin için sorun değildir, Diş fırçanı kullandım. | Open Subtitles | أتمنى ألا يكون لديك مانع فقد استخدمت فرشاة أسنانك |
| Dolabından Diş fırçanı ve yedek giysilerini al. | Open Subtitles | أحضر فرشاة أسنانك و أحضر شيئاً لترتديه من خزانتك |
| Diş fırçanı 64 kez oynatmak, babanınkini de 64 kez oynatmak sonra ikisini birlikte sekizer kez oynatıp 64'e ulaşana kadar beklemek de normal. | Open Subtitles | بعدها تقوم بتحريك فرشاة أسنانك 64 مرة و تقوم بتحريك فرشاة أسنان والدك 64 مرة و تذهب ذهاباً و أياباً بين الأثنان |
| Koridoru yürümeye üşendiğimde senin Diş fırçanı kullandım. | Open Subtitles | حسناً، مرة كنت كسلة للذهاب عبر الردهة، لذا قمت باستخدام فرشاة أسنانك. |
| - Diş fırçanı hançere çevir. - Her şey silah olabilir. | Open Subtitles | اجعلي فرشاة أسنانك حادة حولي كل شيء إلى سلاح |
| Diş fırçanı burnumda kullandığım için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسف لأني استخدمت فرشاة أسنانك لتنظيف أنفي |
| Brick, Axl senin Diş fırçanı Avrupa'ya götürüyor. | Open Subtitles | بريك، سوف يأخذ أكسل فرشاة أسنانك إلى أوروبا |
| Senin Diş fırçanı kullanabilir miyim? | Open Subtitles | هل يمكنني استخدام فرشاة أسنانك ؟ |
| Diş fırçanı getirdim. - Benim diş fırçamı mı? | Open Subtitles | اوه, لدي فرشاة أسنانك فرشاة أسناني؟ |
| Ve sonra Diş fırçanı tuvalete düşürdüm. | Open Subtitles | ثم أسقطت فرشاة أسنانك داخل المرحاض. |
| Ne düşündün ki, çantana bir delik mi açacak... Diş fırçan ile jöleni mi çalacak yani? | Open Subtitles | ماذا تظن؟ هو سينهب تلك الحقيبة؟ ويسرق فرشاة أسنانك و منظف شعرك؟ |
| Ayakkabımdaki köpek bokunu diş fırçanla temizlemiştim. | Open Subtitles | ذات مرة ، إستعملت فرشاة أسنانك لابعاد بزاز الكلب عن حذائي |
| Kokuşmuş bir ayakkabı fırçası sahibinin bunu söylemesi komik. | Open Subtitles | رائحته أفضل من فرشاة أسنانك هذا جيد |