İşte burada hata yapıyorsun. ekibi için elinden gelen herşeyi yapar. | Open Subtitles | أنت مخطئ بشأن ذلك هو يفعل أي شيء من أجل فريقه |
ekibinin onu kurtarmak ve ekibi bir arada tutmak için yaptıkları plana gösterdikleri bağlılığı hissedebiliyordu. | TED | لقد استطاع الشعور بالتفاني والتواصل مع فريقه تجاه مشروعهم والذي كان عن إنقاذه وللم شمل الطاقم معاً. |
Koç takımı bırakmak istiyor, arkadaşların o kadar emek verdi. | Open Subtitles | رأيت هذا المدرب يترك فريقه و أرى أصدقائك يحاولون التدريب |
Bizi linç ederler. Onun futbol takımı yarın onun stadyumunda ulusal kupada oynuyor. | Open Subtitles | سوف يقتلونا إن فريقه في كرة القدم سيلعب في النصف نهائي العالمي غداً |
Al Gore'un Başkan Yardımcı olduğu zamanda ekibinin iletişim endüstrisinin ciddi bir kısmı üzerindeki kısıtlayıcı şartları kaldırmak gibi bir fikri vardı. | TED | عندما كان آل غور نائب رئيس، كان فريقه طموح لتحرير جزء كبير من صناعة الاتصالات السلكية واللاسلكية من قوانين تنظيمية. |
2004'e girerken yeni ekibini daha da dezavantajlı duruma soktu. | Open Subtitles | واضعا فريقه الجديد في موقف حرج آخر حتى عام 2004 |
takımını son kez şampiyon yapmış ve futbolu bırakmıştı. | Open Subtitles | أخذ فريقه إلى البطولة مرةً أخيرة ثم أعتزل |
White Goodman bana takımının bunu gerçekten kazanmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد تحدثت مع وايت غودمان وأخبرني ان فريقه يريد الفوز |
Dostum,umarım bu yıl beni takımına alır. | Open Subtitles | يا رجل ، أتمنى أن يضعني في فريقه هذه السنة |
Evet, takım arkadaşları gibi, o da uzaylı etkisine karşı duramadı. | Open Subtitles | نعم , مثل بقية أعضاء فريقه هو أظهر التعرض للنفوذ الفضائي |
ekibi bir süredir Redstone adında bir askeri füze üzerinde çalışıyordu. | Open Subtitles | كان فريقه يعمل على تطوير صاروخ عسكري يعرف باسم ريدستون |
ekibi ilk hücre evini açığa çıkarmayı başardı. Otobüse düzenlenen saldırıdan 36 saat sonra. | Open Subtitles | كان فريقه قادراً على أخذ الخلية الأولى خلال 36 ساعة للهجوم على 87 حافلة |
Ya da tüm ekibi öldü ve bir yıldır Mars'ta terkedildi. | Open Subtitles | أو ربما أفراد فريقه بالكامل قد ماتوا، وتم عزله وحيداً على المريخ لمدة عام. |
Topu kendi takımı hariç herkese verdi. Top oynayan biri lazım bize. | Open Subtitles | يعطي الكرة إلى كلّ شخص عدا فريقه نحن بحاجة إلى لاعب كرة |
Onun takımı farklı enerji kaynaklarının göreceli etkileri hakkında detaylı hesaplamalar yapıyor. | TED | كان فريقه يقوم بالحسابات التفصيلية للتأثيرات النسبية لمختلف مصادر الطاقة. |
Ama her birimiz kendimize futbol takımı satın aldık. | Open Subtitles | من ناحية أخرى، اشترى كل منّا فريقه الخاص لكرة القدم. |
Sana Bumpy'nin ekibini genişlettiğini söylemiştim, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر عندما أخبرتك أن بامبي يضاعف عدد فريقه في هارلم؟ |
Bizim bir hatamız yok. Onun hatası. Dünya Kupası'nda takımını sattı! | Open Subtitles | لو هنا احد فاشل فلابد ان يكون هو لقد باع فريقه فى بطولة العالم |
takımının şefi ve diğer üyeleri toplamak için ıslık çalışıyor. | Open Subtitles | إنه قائد فريقه ويصفّر ليستدعي الأعضاء الآخرين. |
Koç Rupp takımına ne dedi, bilmiyorum, ama oldukça ateşli görünüyorlar. | Open Subtitles | أنالاأعرفماذاأخبر مدرب روب فريقه في فترة الأستراحه، لكنّهم مشتعلون الحماس. |
Bir kurdun bireysel ihtiyaçları ve takım ruhu arasındaki mücadele. | Open Subtitles | المعركة بين حاجات الذئب الشخصيّة وروح فريقه. |
O kadar etkilenmiştim ki, ekibine gönüllü olarak katılarak bu yöntemi öğrenmeye karar verdim. | TED | كنت مشدوهاً لدرجة أني قررت تعلم هذا النهج وذلك بالانضمام إلى فريقه كمتطوع. |
Benim düşüncem, onun ekibinde olmayan biri için, fazlaca onun ekibiyle ilgilisin. | Open Subtitles | أعتقد بالنسبة لشخص ليس في فريقه أنت في فريقه لدرجة ملفتة للنظر |
Adı şimdi hatırımda değil, siyah oyuncuları takımında kesinlikle istemeyen bir koç. | Open Subtitles | لا أتذكر اسمه الآن. كان مصمماً على عدم وجود لاعبين سود ضمن فريقه. |
Müdür bu takımın oldukça iyi olduğunu kabul etmeyecek kadar mütevazı. | Open Subtitles | إن المأمور متواضع, و لم يقل لك أن فريقه جيد جداً |
Eğer dişcin beysbol oynuyorsa hangi takımda oynadığını biliyorsundur | Open Subtitles | اذا يلعب طبيب اسنانك بيسبول تعرف ماذا اسم فريقه ؟ |
Pekala, büyük adam bir binaya ismini, ekip arkadaşlarını öldürerek vermedi. | Open Subtitles | حسناً، الرجل الكبير لمْ يضع اسمه على مبنى بقتله أعضاء فريقه. |