New Mexico'da oy vermeyen varsa başını duvarlara vuruyor olmalı. | Open Subtitles | أعني الذين لم يصوتوا في نيومكسيكو فسيكونون يركلون أنفسهم الآن |
Kiralık katil nasıl tutulur bilen varsa, o da onlardır. | Open Subtitles | لو كان هناك شخص يعرف كيف يستأجر قاتلاً مأجوراً، فسيكونون هم. |
Aileni bulacak birileri varsa, onlar bizimkilerdir. | Open Subtitles | لو بإمكان أحدٍ إيجاد أهلك، فسيكونون هُم. |
Eğer ellerinde rehine varsa bulunacakları yer burasıdır. | Open Subtitles | إن كان لديهم رهائن، فسيكونون هنا. |
Peter bir sevgilisi varsa bunu sadece kardeşleri bilir. | Open Subtitles | لو كان هُناك أحد يعرف من كان (بيتر) يُعاشر، فسيكونون إخوته. |