"فضولك" - Translation from Arabic to Turkish

• Merakını
• Merakın
• merakınızı

İster Merakını tatmin edersin istersen de etmezsin, fakat etik olmayan bir şey yapma ki hastam 3 saat içinde ölmesin.
يمكنك إما إشباع فضولك أو تظلين جاهلة و لا ترتكبين أخطاء أخلاقية و لا تموت مريضتي بعد ثلاث ساعات

Anlaşılan o ki, mantıklı bir insan bile sırf senin Merakını tatmin etmek için isteği dışında komaya sokulmayı kabul ediyor.
و الشخص العاقل يمكنه بالطبع الموافقة على أن يكون في غيبوبة لكي يرضي فضولك

Sen kendi Merakını gidereceksin diye insanların sınırlarını ve kurallarını yıkamaz, onların rahatını bozamazsın.
أنت لا تريّحهم بالإرضاء ..فضولك الخاص حول

Topluluk içinde öz güvenimi bulabilirim ve Merakın bunu onaylayabilir.
ففي المجتمع يمكنني أن أجد ثقتي بنفسي ويستطيع فضولك ان يؤكد ذلك

Sana hep davranışlarının yanlış olduğunu söyledim, onlara yönelik Merakın çocukça.
لقد أخبرتك، موقفك غير سليم إن فضولك شيء صبياني

Büyük Savaş'ın kazandığı ivme ve büyüklükle birlikte merakınızı biraz daha sistematik hale getirirseniz ülkemiz için bir hayli değerli olurdu.
بالحجم والقوة التى تكتسبها الحرب العظيمة سيكون ذو قيمة كبيرة لدولتنا لو جعلت فضولك اكثر نظامية

Merakını gidermek için MR sonucunu bekleyebilirdin.
ربّما يمكنك انتظار صورة الرنين كي تشبع فضولك

Kaptan, pilot olmak halkı korumakla alakalıdır Merakını gidermekle değil.
أيها الكابتن أن تكون طياراً يعني أن عليك حماية المواطنين وليس لترضي فضولك

Hadi o zaman onu bulalım ve Merakını giderelim.
حسنا إذن، لنجده ولنكتشف إذا كان سيحرض فضولك للأكثر

Ama Charles yani abin hakkındaki Merakını pek memnun etmeyecek türden.
ولا اظن بانه سيسر فضولك عن تشارلز .. اخاكِ

Merakını ve olması mümkün diğer tüm arzularını urganla bağlanmış dindar ahlak temeli değil de gemi sigortası ve yeni bir porselen takımı doyurabilir.
‫فضولك وتعطشك لكل ما هو ممكن ‫لا يمكن تقييده بأخلاق دينية ‫وتأمين سفينة وخزف صيني جديد

Maalesef Merakını giderecek bir çalışmayı yönetmek için zaman yok.
للأسف، ليس هناك وقت إجراء هذه الدراسة لإرضاء فضولك

Merakını gidermeye niyetlenebilirim. Anlaşıldı mı?
فأنا مستعدٌ لتلبية فضولك الخاص.

Merakın seni hep şüpheli durumda bırakıyor.
يبدو أن فضولك لديه دائماً طريقة في إيقاعك بظروف مريبة

Acaba hangisi daha çok acı veriyor, gururun mu, Merakın mı?
اتساءل أيهما يؤلم أكثر كبرياؤك أم فضولك

Gitmek istiyorum. Merakın eğlendirici değil.
أريد أن أغادر, فضولك هذا ليس مسليّاً

Çünkü, Merakın, hayatına mal olabilir.
فضولك قد يكلفك حياتك.

Yapma ama, bilimsel Merakın nereye kayboldu?
بالله عليك، أين فضولك العلمي؟

Merakın seni öldürebilirdi.
فضولك كان قد يقتلك.

merakınızı gidermek için size bir mesaj yolladı.
. لقد أمرنى أن أوصل لك رسالة لكى تشبع فضولك

Bu program merakınızı tatmin etmek için işlemiyor, Doktor.
لم يتم إنشاء هذا البرنامج لإرضاء فضولك دكتور