Sadece Carolina kıyılarına yaklaştığımızı söylemek için gelmiştim. | Open Subtitles | لقد جئت فقط لأخبرك أننا قد تخطينا ساحل كاليفورنيا |
Size bir canavar olduğunuzu söylemek için aradım Bay Pratt. | Open Subtitles | لقد إتصلت فقط لأخبرك ...كم أنت وحش يا مستر برات |
Sana, annemin, babamın, benim ve Susan'ın... birkaç gün içinde Karachi'ye gideceğimizi söylemek için geldim. | Open Subtitles | ..لقد عدت فقط لأخبرك أن أبي وأمي وأنا وسوزان سوف نذهب إلى كراتشي لبضعة أيام |
Bir süre şehir dışına çıkacağımı söylemek için geldim. | Open Subtitles | أتيت فقط لأخبرك بأني سأخرج من المدينة لبعض الوقت |
Sana Teğmen haberinin ne kadar harika olduğunu söylemeye geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت فقط لأخبرك كم كانت رائعة حلقة الملازم |
Ben bir süreliğine şehir dışına çıkacağımı söylemek için uğramıştım. | Open Subtitles | أتيت فقط لأخبرك بأني سأخرج من المدينة لبعض الوقت |
Sadece artık bu işte olmadığımı söylemek için geldim. | Open Subtitles | أتيت فقط لأخبرك بأنني أنهيت الأمر. هل أنت أنتهيت؟ |
Orduya geri dönerek doğru kararı verdiğini söylemek için geldim. | Open Subtitles | فقط لأخبرك بأنك اتخذت القرار الصحيح بعودتك إلى الجيش |
Sana bir şey söylemek için uğradım. Belki de zaten biliyorsun. | Open Subtitles | لقد مررت هنا فقط لأخبرك بأمرٍ ما ... ربما تكون تعرفه بالفعل |
iyi olduğumu söylemek için aradım. | Open Subtitles | مرحبا ، اتصلت فقط لأخبرك أنني بخير |
Sadece seni özlediğimi söylemek için aradım... | Open Subtitles | إتصلت فقط لأخبرك بأني اشتقت لك |
Ne kadar büyük bir hayranın olduğumu söylemek için geldim. | Open Subtitles | لقد جئت فقط لأخبرك أني من أشد معجبيك |
Karının lezbiyen olduğunu söylemek için uğramıştım. " | Open Subtitles | جئت فقط لأخبرك " "ان زوجتك شاذة |
Mark, Tracy'nin şeyiyle... Arkadaşlarıyla olayların kızıştığını söylemek için aradım. | Open Subtitles | مارك)، أتصلُ فقط لأخبرك أن الأمور) (بشأن أصدقاء (ترايسي |
Ethan, ne kadar üzgün olduğumu söylemek için geldim. | Open Subtitles | -إيثان)، أتيت فقط لأخبرك كم أنا حزينة) |
Buraya sana sinemaya gelemeyeceğimi söylemeye geldim, çünkü babam bugün eve dönüyor. | Open Subtitles | أتيتُ فقط لأخبرك بأني لا أستطيع الذهاب إلى السينما |
Çalışmak istediğimi söylemeye geldim. | Open Subtitles | لقد أتيت الى هنا فقط لأخبرك أننى أرغب فى العمل |
Ben sanki senin yüzünü görmek istiyorum da sadece artık arkadaş olmadığımızı söylemeye geldim. | Open Subtitles | على الرغم من أنني لا اريد أن أرى وجهك ... لقد اتيت فقط لأخبرك بأن صداقتنا انتهت |