"فقط نصف" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sadece yarım
        
    • sadece yarısına
        
    • yarısı kadar
        
    • yalnızca yarım
        
    • sadece yarısını
        
    • sadece yarısıydı
        
    • sadece yarısı
        
    Evet ama Sadece yarım hafta kaldık, dolayısıyla hesaplamalarım size ücretin yarısını borçlu olduğumuzu gösteriyor. Open Subtitles نعم,ولكننا قضينا فقط نصف أسبوع, لذا سأحسابك على نصف أسبوع
    Sadece yarım saatim var. Yarım saat, yarım saat, yarım saat. Open Subtitles امامن نصف ساعة فقط نصف ساعة نصف ساعة نصف ساعة نصف ساعة
    Duyduğunuz hiçbir şeye inanmayın gördüklerinizin ise sadece yarısına inanın. Open Subtitles لا تُصدِّق أي شيء تسمعه وصدِّق فقط نصف ما تراه
    Senin olduğunun yarısı kadar baba olabilirsem, yeter bana. Open Subtitles حسنا ، إن كان يمكننى أ أصبح فقط نصف الأب اللذى أنت عليه فسأكون أبا لائقا
    Son oyunumuz MegLindir'e başlarken iki yarışmacı arasında yalnızca yarım puan fark var. Open Subtitles فقط نصف نقطة تفصل متنافسينا بينما ندخل المرحلة الأخيرة , لفة ميغ
    Çünkü, size atmosferik hataları düzelttiğimizi söylerken, aslında yapabildiğimiz sadece yarısını düzeltmekti. TED لأنه، في الحقيقة، بينما أقول كنا نصحح تأثيرات الغلاف الجوي، فنحن بالحقيقة نصحح فقط نصف الأخطاء الناتجة
    Bana inanmıyorsanız, sesler hikayenin sadece yarısıydı. Open Subtitles إذا لا تصدقونني , فالضوضاء فقط نصف الشكوى
    Ama eğer gerçekten fakirliğin sorunlarını çözmeye çalışıyorsak, bu hikayenin sadece yarısı, çünkü uzun süreli sürdürülebilir değil. TED لكنها فقط نصف القصة إذا كنا نتطلع لحل مشاكل الفقر، لأنه ليس مستدماً على المدى البعيد.
    Dikkatli kullanmalıyız, Sadece yarım depomuz var. Open Subtitles يجب ان ناخذ الامر بسهولة . لدينا فقط نصف تانك جاز
    Sadece yarım veriyorum. Open Subtitles سأَعطيك فقط نصف ما أعطيتك إياه للتو
    Kulağa harika geliyor, ama Sadece yarım saat vaktim var. Open Subtitles يبدو هذا رائعاً و لكن لدي فقط نصف ساعة
    Sadece yarım saat oldu. - Yarım saat oldu.. 2 saat.. Open Subtitles مرت نصف ساعة فقط ..نصف ساعة الآن..
    Sadece yarım günü silsem süper olur. Open Subtitles سيكون رائعا لو أمني مسح فقط نصف يوم
    Hayır, Sadece yarım saatim var. Open Subtitles لا , لدى فقط نصف ساعه
    Yeo Jin'in sadece yarısına sahip olsam bile... onunla birlikte yaşamayı istedim. Open Subtitles حتى لو كان فقط نصف يو جين ... .. أردت العيش معها
    Bu yüzden, dikkatinizi çekerim beyler kariyerinize bir acemi olarak başladığınızda duyduğunuz hiçbir şeye inanmayın gördüklerinizin ise sadece yarısına inanın. Open Subtitles هذا، وأحذركم جميعاً أيها السادة وأنتم في بداية ممارسة عملكم كأطباء لعلاج المجانين لا تُصدّقوا أي شيء تسمعونه وصدّقوا فقط نصف ما ترونه
    Son savaştakinin yarısı kadar askerin ve atın var. Open Subtitles لديك فقط نصف الرجال والخيول الذين كانوا لديك بالمسيرة الماضية
    Bak, yalnızca yarım tablet var. Open Subtitles اسمعي. هنالك فقط نصف قرص .في العلبة هنا
    Sihirli bir şekilde ortaçağ katilimizi yaratmanın dışında, ki bu da sorunumuzun sadece yarısını çözer. Open Subtitles عدا عن إنتاج قاتل من العصور الوسطي بشكل سحري وهو ما سيحل فقط نصف المشكلة علي أية حال
    Ama set hediyenin sadece yarısıydı. Open Subtitles لكن اللوحة, كانت تلك فقط ...نصف الهدية, النصف الآخر
    Sistem hâlâ kendini yenilemeye çalıştığından kameraların sadece yarısı çalışıyor bu yüzden güvenlik elemanları eski usül çalışıyorlar. Open Subtitles فقط نصف الكاميرات تعمل لأن النظام ما زال يعيد الإقلاع لذلك يجب على الحراس الإنتباه كما في الماضي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more