"فكّرْ" - Translation from Arabic to Turkish

• düşün
• düşünün

- Plastik, geleceğin işi. Bu konuyu düşün.
هناك مستقبل عظيم في البلاستيكِ فكّرْ في الموضوع.

Ne kadar eğleneceğini bir düşün.
سَيَكُونُ هناك مرحَ فكّرْ كَمْ المرحِ الذى سَيَكُونُ

Çalar saat, çalar saat! Çalar saatleri düşün!
الساعة المنبّهة، الساعة المنبّهة فكّرْ الساعة المنبّهةَ

ve bu bile sorularına cevap olmuyorsa... gözlerini kapat ve aileni düşün.
وإذا لم يعطك قلبك الجواب إغلقْ عيونَكَ و فكّرْ بأبويك

Neler yapıyor olabileceğini düşünün.
فكّرْ بما هو كَانَ يمكنُ أَنْ يَكُونَ العَمَل، رأي، قبل 4 سنوات.

O gün yaptıklarını en baştan düşün.
فكّرْ بشأن كُلّ شيءِ هي عَمِلتْ ذلك اليومِ مِنْ البِداية.

Mitch, bütün dediğim, o konuyu düşün, oldu mu?
متش, كُلّ ما أَقُولُه ? فكّرْ في الموضوع, حسناُ فكر فى الأمر

Paylaşabileceğin yatırımlarını düşün.
فكّرْ بكُلّ المدّخرات التي أنت يُمْكِنُ أَنْ تَشتركَ فيه.

Bunu bir düşün.
منك يَعمَلُ في 20 سَنَوات كامل علاقة. فكّرْ في الموضوع.

İşe yaramazsa patates kabuğunu düşün.
وإذا الذي لا يَعْملُ، فكّرْ بشأن جلودِ البطاطةِ.

Zavallı Tyler'ı bir düşün nasıl da vakur bir şekilde gözyaşlarını tutmaya çalışıyor.
فكّرْ بالمسكين تيلر يحاول بشجاعة عدم اذراف الدموعَ.

Peki, tamam, bir şunu düşün.
حَسَناً. الموافقة. فكّرْ بشأن هذه لمدّة ثانية.

- Bu çok hızlı oldu. düşün biraz.
-ذلك سريع جداً إلى حدٍّ ما ، فكّرْ في الموضوع

Yapma, Moe. Para harcamadan ona aşkını nasıl gösterebilirsin onu düşün.
بالله عليك، (مو) فكّرْ بكُلّ ما تمكن أَنْ تَقدمه بجانب المالَ.

ve eğer kalbin sana bir cevap vermiyorsa, gözlerini kapat ve aileni düşün.
ولو قلبك لم يَعطيك أيّ أجوبة، إغلقْ عيونَكَ و فكّرْ بأبويكِ .

Bunu bir düşün! Yapma!
فكّرْ في الموضوع لا تقْم بهـذا

İyice düşün bunu ve torpido gözünü aç.
فكّرْ في الموضوع وأفتح درج السيّارة

Giriş hatlarını düşün.
فكّرْ بالخطوطِ في البوابة

Onun ölümünden nasıl etkilendiğinizi bir düşünün.
فكّرْ بشأن كَمْ أنت كُنْتَ متأثّر بموتِها.

James'in bugününü olduğu kadar, dününü de düşünün.
فكّرْ بجيمس أمس بالإضافة إلى اليوم.

Su Kaynağı ve Güç Kaynağı düşünün...
فكّرْ بإمدادَ المياه و الكهربائي