Bunu normal bir posta ile yapmayacağına göre burada bir hayalet olmalı. | Open Subtitles | وبما أنك لم تعمل عبر البريد العادي فلا بد أنه بريد خفي |
Bu kadar uğraştıysa gece yapmış olmalı. | Open Subtitles | ان استغرق كل ذلك الوقت فلا بد أنه فعل ذلك ليلا |
Etkileyici. Eğer bir tümör değilse, o halde MS olmalı. Wilson, bu olasılığı çoktan eledi. | Open Subtitles | مذهل، إن لم يكن ورماً فلا بد أنه تصلب الأنسجة |
Ağzından bir çorba kaşığı kan geldi. Bir şeyler olmalı. | Open Subtitles | كانت هناك دماء كثيرة بفمها فلا بد أنه هنا |
Bu kadar uğraştıysa gece yapmış olmalı. | Open Subtitles | ان استغرق كل ذلك الوقت فلا بد أنه فعل ذلك ليلا |
Bu herif benim laptop'uma sızdı. Griffin'inkine de sızmış olmalı. | Open Subtitles | ، هذا الرجل توصل إلى حاسوبي المحمول فلا بد أنه توصل إلى جريفين أيضا |
Oda koltuğun üstünde eşyalarını görmüş olmalı. | Open Subtitles | فلا بد أنه رأى أغراضك على الكنبة و أخذها |
- FBI'a yalan söyleyip, onu kandırmana ve kaçmana sebep olduğuna göre söyleyeceğin şey epey önemli olmalı... | Open Subtitles | حسناً، أيا يكن ما لديك لتقوله، فلا بد أنه مهم كفاية، لتكذب و تتلاعب مع المباحث الفيدرالية |
Aynı şüpheliyse eğer, şaka telefonlarını yapması için başka bir çocuk kullanıyor olmalı. | Open Subtitles | إن كان هذا نفس الجاني فلا بد أنه يستخدم طفلا أخر ليجري المكالمات الهاتفية كمقالب |
Eğer bir GO tanrısı varsa bu bir çocuk olmalı, değil mi? | Open Subtitles | إذا كان هناك سيّداً لـ "قو", فلا بد أنه طفل, أليس كذلك؟ |
Bu benim için geçerliyse herkes için geçerli olmalı. | Open Subtitles | و إذا كان هذا لا ينطبق علي فلا بد أنه ينطبق على الجميع |
O zaman canlı olmalı. | Open Subtitles | فلا بد أنه كان على قيد الحياة. |
Eğer onunla evlenmek istemediğine o kadar gün içinden bugün karar verdiysen yani düğün gününde o zaman bu doğru karar olmalı değil mi? | Open Subtitles | لا سيما في يوم عُرسك... فلا بد أنه كان القرار الصحيح، أليس كذلك؟ |
Ya da varsa bile bir hayalet olmalı. | Open Subtitles | أو إذا كان هناك أحداً فلا بد أنه شبح |
Gübre kullandıysa, karolarının altına yerleştirmiş olmalı. | Open Subtitles | إذا استخدم سماد فلا بد أنه تحت الأرض |
Şu anda reşit olmuş olmalı. | Open Subtitles | فلا بد أنه بلغ سن الرشد |
Öyleyse kaçmış olmalı. | Open Subtitles | فلا بد أنه فر هاربا |
Eğer Aaron o dairede ise, her şeyini taşımış olmalı. | Open Subtitles | إذا كان (أرون) بتلك الشقة فلا بد أنه قد قام بنقل كل شيء |
Bayan Hassan'a burada kalması için ne demişseniz oldukça ikna edici olmalı. | Open Subtitles | أياً كان ما قلته للسيدة (حسان) لتبقيها هنا فلا بد أنه كان مقنعاً للغاية |
Radcliffe bir dünya yarattığını söylediyse ayrı ve daha güçlü bir versiyon yapmış olmalı. | Open Subtitles | إذا قال (رادكليف) أنه قام ببناء عالم فلا بد أنه صنع نموذجا مستقلا و أكثر قوة |