"فلترى" - Translation from Arabic to Turkish

• bak bakalım
• gör

Başka birine zarar vermeden önce onu bulabilecek misin, bak bakalım.
حسنا، فلترى لو بإمكانك إيجاده، قبل ان يؤذي أحدا آخر

Daha derine inmen gerek ona karşı kullanabileceğimiz uygun bir şey var mı bak bakalım.
، أحتاج منك للبحث بعمق أكثر فلترى ما إذا كان بإمكانك إيجاد شيء قانوني يُمكننا إستخدامه ضده

Bu adam işimize yarar mı, bir bak bakalım.
فلترى إن كان سينفعنا هذا الرجل

Söylemek istiyorsan tabi. gör bak ne yapacak.
أن أردت حقًا فعلها، فلترى ماذا سيفعل

Yakında öğrenecek. Kendin gör.
ولكنها ستعرف قريباً، فلترى بنفسك

Kim gelmiş bak bakalım. Burada olduğumu söyleme, tamam mı?
فلترى من هو ولا تقل أنّني هنا، حسـناً؟

bak bakalım kardeşiyle ilgili neler bulacaksın.
فلترى ماذا يمكنك معرفته عن الأخ.

bak bakalım bir şey bulabilecek misin, Eric?
فلترى إن كانَ يمكنُكـَ إيجادُ أيَّ شئٍ يا "إيريكـ"

Rent a Room'da var mıymış bak bakalım.
فلترى لو يمكنك إحضار شيء من المستأجرين

bak bakalım, ne çıkarabileceksin.
فلترى ماذا يمكن أن تفعله بها

bak bakalım, Stark'ın kızını bulmak için sikkelerinden ve fahişelerinden zaman ayırabiliyor musun.
فلترى إذا ما كان يمكنك أخذ أجازة من نقودك وعاهراتك لإيجاد أبنة (ستارك) من أجلي

Cisco, bak bakalım kulaklarında ki alet düşük seviye manyetik titreşim yapıyor mu.
(سيسكو)، فلترى لو الأجهزة في أذنه تولد أي نبضات كهرومغناطيسية

Spencer ile ilgili ne bulabilirsin bak bakalım.
(فلترى ما الذي يُمكنك إيجاده بالنسبة لـ(سبينسر

bak bakalım, nasılmış. - J, denesene biraz.
فلترى كيف تشعر

Bugün ne kaçırdığını gör, ahbap. Bugün ne kaçırdığını gör.
فلترى ما هم اليوم يا صاحبى

Çeliğinin değerini gör.
فلترى ماذا يساوي الحديد

Git ve Tae San'ı gör ilkönce.
فلترى تاي سان أولاً.

Bak kendin gör.
حسناً، فلترى بنفسك