"فلديك" - Translation from Arabic to Turkish

    • sahipsin
        
    • sahipsiniz
        
    • varsa
        
    Kilo verip kendine güvenini artırmadan önce onun gözüne girme şansına sahipsin. Open Subtitles فلديك الفرصة لتصاحبها قبل أن تفقد الوزن الزائد و تزيد ثقتها بنفسها
    Biraz havada hissediyorum! İşte, görüyorsun ya, bu güzel bir şey, bilirsin, esrara ihtiyacın yok, alkole ihtiyacın yok, ihtiyacın olan herşeye sahipsin. Open Subtitles أترين، ذلك شئ جميل، فأنت لست بحاجةٍ للحشيشة ولست بحاجة للمسكر فلديك كل شئ تحتاجينه
    Bilmeni istiyorum ki, kendini evinde gibi hissetmek istedigin bir yer istersen bir taneye sahipsin. Open Subtitles أريدك ان تعلمي شيئا ً, لو احسستي في أي وقت بأنك تحتاجين لمكان كمنزلك, فلديك منزل هنا.
    Donmak konusunda, bizimle aynı şansa sahipsiniz. Open Subtitles طالما تعلق الامر بالتجمد فلديك نفس فرصتنا
    Yalan söylemenize gerek yok, çünkü zaten sarhoş ve tartışmaya açık bir ahlaka sahip kadınları yatağa atacak tüm özelliklere sahipsiniz. Open Subtitles انت لست بحاجة الى الكذب بكل ما تملكة بالفعل فلديك كل الصفات اللازمة لأقناع السيدات الثملات بأخلاق مشكوك فيها بأن يذهبن الى الفراش معك
    Bu küçük çocuğun düşünmesi gerekliydi: Bir hayvanın varsa, sorumluluğun da vardır. Open Subtitles على ذلك الصغير أن يفكر ، أنه إن كان لديك حيوان أليف فلديك مسؤولية
    Eğer bir aile arıyorsan, iki kişiye sahipsin: Open Subtitles إن كنت تبحث عن عائلة، فلديك نحن الاثنين:
    Hayatında fazlasıyla sahipsin. Open Subtitles فلديك الكثير من الحيوية بداخلك
    Tıpkı şu bulutlara yeniden şekil verdiğin gibi kendi kaderine de yeniden şekil verme kudretine sahipsin. Open Subtitles فلديك أيضاً القدرة على تغيير مصيرك...
    Artık bir kadın vücuduna sahipsin. Open Subtitles فلديك جسد أمرآة الآن
    Philip, eğer Bay Gates elini sandalyeme sürerse olduğu yerde onu vurma yetkisine sahipsin. Open Subtitles (فيليب)، إذا حاول السيد (غيتس) وضعيدهعليالكرسيّ.. فلديك الإذن بإطلاق النار عليه حيث يقف.
    "Tanrı'yı görmek için gerekene sahipsiniz." Open Subtitles "إذا كنت تريد الله، فلديك الوسيلة للقيام بذلك
    Hâlbuki siz bağışlayacak zenginliğe sahipsiniz. Open Subtitles أمّا أنت فلديك ثروةٌ لتنفقها.
    Eğer beni duyan biri varsa Cehennemdeki daimi ikametgâhınıza gitmeden önce asansöre binmek için 15 dakikanız var. Open Subtitles إلى من يسمعني، فلديك 15 دقيقة للوصول إلى المصعد قبل أن تنتهي إقامتك في جحر الجحيم هذا
    Soracağınız bir şey varsa, rahat olabilirsiniz. Open Subtitles اذا كان لديك اي سؤال فلديك الحرية لتوجيهه
    Kümeste tilki varsa yapılacak iki şey şudur: Open Subtitles عندما تمسك بثعلب في قُن الدجاج، فلديك خياران فقط لتفعل أحدهما،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more