"فهو أمر" - Translation from Arabic to Turkish

• çok
• bir şey

Artık bunun hakkında konuşmayacağız.çok üzücü.
ولن نتكلم عن ذلك الأمر كثيرًا فهو أمر يسبب الاكتئاب

Farklı konulara farklı bakış açılarımız oluyor ve bence bu çok güzel.
بالنسبة لي، فهو أمر يتعلق بالحدس الشخصي. لقد التقيت العديد من الناس على أرض الواقع وقد علمني بيل أن آخذ الأمر

Ama olay şu: bu zor çok, çok zor ve işte sebebi burada.
لكن هناك فخ: فهو أمر صعب، جد جد صعب، وهذا هو السبب.

- çok basit bir şey.
فهو أمر سهل فهناك الكثير من المواد الكيماوية القاتلة

Evet, ayrıca daha önce bahsetmiş olsak bile bu önemli bir şey, tamam mı?
..نعم، و حتى إذا كنا قد ذكرنا هذا من قبل فهو أمر هام، حسنا؟

Çoğumuz, ilahi bir müdahale olduğunda bunun çok büyük bir şey olduğuna inanırız.
العديد منا يظنون، أنه عندما يحصل تدخل إلهي، فهو أمر كبير

Ama iş sınırın güvenliğini sağlamaya geldiğinde çok az bilgimin olduğu bir şeydi.
فعندما يتعلق الأمر بتأمين حدودنا فهو أمر لدي فيه بعض العلم.

Bugün görüşmemiz gereken konunun, ...organizasyonumuzun kurtuluşu için hayati olduğu kadar çok zor olduğunu anladığınızdan eminim.
فهذا يعكس تفهمك بأن الأعمال قبلنا فهو أمر صعب وحيوى لبقاء منظمتنا

Bu çok önemli. Oyunu sevmek kesinlikle şart.
هذا جيد، فهو أمر مهم دعنا نصحح حبك لكرة القدم

Birbirlerine bahsetmedikleri konu çok önemli bir şey.
كأنّه مهما كان الذي لا يتحدثون عنه فهو أمر مثير للغاية

Ama bu.., dev ekranda o filmi izlemek, çok başka bir şey.
ولكن هذا, أن تراه على الشاشة الكبيرة, فهو أمر مختلف.

çok sarsıcı ve mantık dışı bir şey: Neden biri tecavüz ve cinayet gibi korkunç bir suç işlemediği halde onları itiraf eder ve hatta dehşet verici detaylar verir?
فهو أمر صادم ومعارض للبديهة: لماذا قد يعترف شخص ما ويذكر تفاصيل شنيعة عن جريمة مروعة مثل الاغتصاب أو القتل، إن لم يكن قد فعلها حقًا؟

Ve savaşta eğer iyi bir şey varsa, o da doğru, adil ve uygun bir şekilde düşmanımızı katletmektir!
, وإذا كان يوجد أي امر واحد صحيح فقط فى الحرب فهو أمر واحد ! التخلص من أعدائنا

Balık olmadığın sürece iyi bir şey.
,لو لم تكن سمكة فهو أمر جيد على الأغلب

Düşünürsen, bu iyi bir şey.
والذي لو تفكرين فيه فهو أمر جيد

Ama bu her neyse, yeni bir şey.
ولكن هذا، أياً كان هذا. فهو أمر جديد.