"فهو دائما" - Translation from Arabic to Turkish

    • Hep
        
    • her
        
    Hep büyük planları vardı, ama aptalca, küçük işler yapardı. Open Subtitles فهو دائما ما يكون لديه تلك المخططات الكبيرة ولكنه يفشل بسبب إرتكاب أشياء غبية وبسيطة
    Bizim en etkili eleştirmenimiz ama endişelenmeyin, Hep böyledir. Open Subtitles انه الناقد الأكثر تأثيراً لدينا، لكن لا تقلق ، فهو دائما هكذا.
    Filmlerde ne zaman kadın kocasına evin lanetli olduğunu söylese adam Hep kadına ya strestendir der ya da ona deli muamelesi yapar. Open Subtitles حين تخبر الزوجة زوجها أن البيت تطارده الأشباح فهو دائما يخبرها أنه بسبب الإجهاد و أنه مجنونة ، أو شيئا من هذا
    Kızmadım. Benimle eğlenmekten her zaman zevk almıştır. Open Subtitles أنا لستُ غاضبة , فهو دائما ما يستمتع باغاظتي
    Ben de o yüzden burasını seçtim, çünkü her zaman boş oluyor. Open Subtitles حسنا.. لهذا اخترت هذا المكان فهو دائما فارغ
    Hep yeni şeyler denemek isterdi. Open Subtitles فهو دائما ما أراد تعلم أشياء جديدة
    -Hayır, hava kararınca Hep evde olur o. Open Subtitles -كلا، فهو دائما يبقى داخل البيت عندما يحل الظلام
    Endişelenmeyin, o Hep öyle görünür. Open Subtitles لا تقلقي، فهو دائما يبدو هكذا.
    Hep bulursun. Open Subtitles فهو دائما ما يفعل.
    Hep sizin hakkınızda konuşurdu çocuklar. Open Subtitles فهو دائما يتحدث عنكم
    her an şamata yapmaya hazır. Open Subtitles فهو دائما ما يكون بكامل طاقته أنت تبدو نحيلا أيضا
    Dernek toplantılarımızda, derneğin bir üyesi olarak, her zaman ilk konuşan o olur. Open Subtitles فهو دائما أول من يتكلم في اجتماعات النقابة، كونها عضوا في الاتحاد.
    O her zaman, benim hayatıma ve derslerime odaklanmamı söylerdi, onun yolundan gitmemi istemiyordu. Open Subtitles فهو دائما جعلت واضحا بالنسبة لي أنني ينبغي أن تركز على حياتي، التركيز على دراستي حتى لا يسير على خطاه.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more