| - Yemeği kaçırdın. - Ah evet, Hazel'larda ders çalışıyoruz. | Open Subtitles | لقد فوتي العشاء ياطفلتي انا أدرس عند هيزل |
| - Coq au vin'imi kaçırdın. | Open Subtitles | لقد فوتي طبق الدجاج الفرنسي الذي أعددته. |
| Öyle harika şeyler kaçırdın ki. | Open Subtitles | لقد فوتي العديد من الأشياء الرائعة |
| Pekâlâ. Masajı kaçırdın. | Open Subtitles | حسنا, لقد فوتي التدليك |
| İkincisi, bir ders kaçırırsan, olay biter. - Anladın mı? | Open Subtitles | الشرط الثاني, اذا فوتي جلسة واحدة سينتهي الامر |
| Gel-- Şansını kaçırdın | Open Subtitles | لا . فوتي الفرصة |
| Konuşmayı kaçırdın. | Open Subtitles | لقد فوتي الخطاب |
| Onu kaçırdın. | Open Subtitles | لقد فوتي لقائها. |
| Ama herhalde o bölümü kaçırdın. | Open Subtitles | ولكن ربما فوتي هذه الحلقة |
| Aslında inanılmaz bir uçuşu kaçırdın . | Open Subtitles | جيني. لقد فوتي رحلة مدهشة |
| Yemeği kaçırdın hayatım. | Open Subtitles | لقد فوتي العشاء جلالتكِ |
| Onun düğününü kaçırdın. | Open Subtitles | لقد فوتي حفل زفافها. |
| kaçırdın. | Open Subtitles | لقد فوتي الخطاب |
| Connie, kaçırdın bak! | Open Subtitles | كوني، لقد فوتي ذلك |
| Tasarım toplantısını kaçırdın ama. | Open Subtitles | حسناً لقد فوتي مقابلة التصميم |
| Tasarım toplantısını kaçırdın ama. | Open Subtitles | حسناً لقد فوتي مقابلة التصميم |
| Aksam yemeğini kaçırdın. | Open Subtitles | متأخرة، لقد فوتي العشاء |
| Neler... kaçırdın. | Open Subtitles | ماذا.. لقد فوتي الامر |
| Yılda sadece dört sınav oluyor, bu demektir ki bunu kaçırırsan, bir dahaki sınav için... | Open Subtitles | هناك فقط أربع إختبارات بالعام، الذي يعني أنه إذا فوتي هذا، سيتعين عليك الإنتظار |
| Ve uçağı kaçırırsan, Vegas'ta buluşuruz. Austin? | Open Subtitles | وإذا فوتي الرحلة، سأقابلكِ في "فيغاس". (أوستن)؟ |