"فى الفضاء" - Translation from Arabic to Turkish

    • uzayda
        
    • uzay'
        
    • uzaya
        
    • uzayın
        
    • uzaydaki
        
    On dakikada buradan çıkamazsak... uzayda kaybolmak için rokete ihtiyacımız kalmayacak. Open Subtitles او لن نحتاج الى الصاروخ لكى نطير فى الفضاء
    uzayda kara delikler var, karşı madde, kavisli uzay... Open Subtitles هناك فجوات سوداء فى الفضاء مواد غير محددة , إنحرافات كونية
    Hayalet Kuşağı... uzayda meydana gelen bir nükleer patlamayla kırılabilir. Open Subtitles و هناك خطر واحد منطقة الشبح قد تشرخ بواسطة إنفجار نووى فى الفضاء
    Cihaz hala birçeşit sinyali derin uzay'a göndermeye devam ediyor. Open Subtitles الجهاز نفسه يرسل إشاره من نوع ما فى الفضاء العميق
    uzaya savrulmak yerine dünyanın yüzeyine, yerçekimiyle yapışmış bizler de Kepler'in ilk kez keşfettiği doğanın bu yasalarına uyuyorduk. Open Subtitles تماما مثلما نحن ملتصقون بالأرض بسبب الجاذبية فإننا كذلك نسير فى الفضاء بسرعة هائلة نحن نسير طبقا لقوانين الطبيعة
    O boydaki bir savaşçı uzayın böyle derinliklerine kendi başına gelemez. Open Subtitles أى مقاتلة بذلك الحجم لا تستطيع أن تذهب الى هذا العمق فى الفضاء بنفسها
    Her geçidin, ana gezegeninin uzaydaki yerine dayanan bir adresi var. Open Subtitles حسناً كل بوابه لها عنوان بناءً على موقع الكوكب فى الفضاء
    Ki bu sayede gemi uzayda herhangi bir yere gidebilir. Open Subtitles و الذى يسمح ، للسفينة بأن تسافر ، إلى أى نقطة فى الفضاء
    İçerdeki hava tamamen emilecek ve... uzayda olmak nasılmış göreceksiniz. Open Subtitles ثم سنسحب الإكسجين من هذا الفراغ وستعرفوا ماذا سيحدث فى الفضاء , أذهبوا الأن
    Sanırım oradaki kabarcık uzayda içinden geçtiğimizle aynı. Open Subtitles أعتقد ان هذة الفقاعة التى بالخارج مماثلة لما اجتزناه فى الفضاء
    Yıldızlar hakkında konuşur, uzayda bizim gibi birileri olup olmadığını, gitmek istediğimiz yerleri düşünürdük... Open Subtitles كنا نتحدّث عن النجوم و إمكانية أن يكون هناك أشخاص مثلنا فى الفضاء و الأماكن التى نريد الذهاب إليها
    Ben Yıldız Geçidi adreslerinin uzayda 6 nokta ve merkez nokta olan 7. noktadan oluştuğunu sanıyordum. Open Subtitles كنت أعتقد أن عناوين بوابات النجوم هى ستة نقاط فى الفضاء و السابعة هى نقطة المنشأ
    uzayda uçan araba üzerine geliyordu ve sonra güm! Open Subtitles السيارة، تعوم فى الفضاء الخارجى، وتأتى مباشرة إليك
    Organizmalar uzayda uykudaydı. Dünyanın atmosferine inince, bum! Open Subtitles هذه الكائنات كانت ساكنة فى الفضاء ثم اصطدمت بغلاف الأرض
    Geriye kalan tek şey ise, uzayda serseri gibi sürüklenerek ilerleyen Kara Deliğin kendisi oluyor. Open Subtitles وكل ما تبقى ثقب أسود يواصل رحلته فى الفضاء
    Ve biz uzayda uçuyoruz... saatte milyonlarca mil hızla, tıpkı bir uzay gemisi gibi. Open Subtitles ونطير فى الفضاء ملايين الأميال فى الساعة ، مثل السفينة الفضائية
    Size hızlı gözükmeyebilir fakat Voyager uzayda saniyede 17 km hızla gidiyor. Open Subtitles , قد لا تبدو سريعة لكن تمضى فى الفضاء بسرعة 11 ميلاً في الثانية
    Sanırım insanoğlu ayağa kalktığından beri ilk defa Verne uzay ve hızla ilgileniyordu. Open Subtitles أعتقد أنه منذ بدأ الأنسان المشى بشكل مستقيم إزداد فضوله فى الفضاء و السرعة
    Bu on bir yıl uzay uçuş deneyimi olan bir adam için çok sıra dışı bir durumdu. Open Subtitles كان هذا غريباً جداً بالنسبة لرجل يمتلك خبرة الطيران فى الفضاء تصل لحد 11 عاماً
    Ay yüzeyinden bakıldığında, tepelerinde yavaşça dönen Dünya'ya bakan uzay gezginlerini ve Ay'a bir yolculuğu düşledi. Open Subtitles لقد تخيل رحلة إلى القمر مع المسافرين فى الفضاء وأن يقف على سطح القمر ليشاهد الدوران البطئ
    Acaba vücudunu derin uzaya fırlatmak nasıl olurdu? Open Subtitles كيف سيكون الأمر لو رميت بك فى الفضاء العميق؟
    Fakat günümüzde, uzayın derinliklerini tarayan uydu teleskoplarının belirlediği muazzam çekim kuvveti bölgelerinin varlığı, birçok fizikçiye buralarda karadeliklerin olduğunu düşündürmektedir. Open Subtitles لكن اليوم تلسكوبات القمر الصناعى التى تتقصّى الأعماق فى الفضاء
    Hayır, hayır. Bunlarla uzaydaki kişilerle konuşabilir misiniz? Open Subtitles لا لا لا لا, ولكن هل تستطيع أن تتحدث مع الناس فى الفضاء بهذا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more