Sen Bağdat'ta kal. Hediye taşıyan hamal kılığına girmiş askerler göndereceğim. | Open Subtitles | إبقى انت فى بغداد سأرسل جنودا فى زى حمالين يحملون الهدايا |
Albayı seviyorsunuz, o da sizi seviyor ve Bağdat'ta randevunuz vardı. | Open Subtitles | أنت قابلت كولونيل أربوثنوت و وقعتما فى حب بعضكما فى بغداد |
Eski doğunun rüya şehri Bağdat'ta bir cadde... | Open Subtitles | شارع فى بغداد ، مدينة الإحلام للشرق القديم |
Prenses Bağdat'taki öğretmenimizin adı olan Bertand'ı söylemekten mi kaçınıyordu? | Open Subtitles | كانا هما غطاء الأميره على سيدتنا مسز دبنهام و التى تعلمت الإختزال فى بغداد |
Asker olarak öğrendiği becerilerini Bağdat'taki çilekeş insanlara su ve elektrik götüren mühendisleri doktorları, cerrahları, çocuk beslenme uzmanlarını, gazetecileri ve seçim danışmanlarını korumakta kullanmıştır. | Open Subtitles | المهارات التى تعلمها كجندى يستخدمها كى يحمى المهندسين و جلب الماء و الكهرباء الى الاشخاص الذين طالت معاناتهم فى بغداد |
Bağdat'ın her bir taşı intikam için... - ...ağlıyor. | Open Subtitles | كل حجر فى بغداد يصرخ طلبا للثأر |
Bunun Bağdat'ta olduğunu söyledim, ama kulak asmadılar. | Open Subtitles | قلت لهم ان هذا حدث فى بغداد لكنهم لم يهتموا بذلك |
Eylül ayının 1'in de Bağdat'ta kanlı bir gün yaşandı. | Open Subtitles | لقد كان الاول من سبتمبر يوم دامى فى بغداد |
Eğer konuyu Aladdin'e bağlayacaksan, aklında olsun o hikaye Bağdat'ta geçiyordu, Afganistan'da değil. | Open Subtitles | اذا كنتى ستقومين بلعب دور علاء الدين فقط ضعى فى اعتبارك أنه حدث فى بغداد وليس أفغانستان |
Bağdat'ta dikkatli olmalısın. | Open Subtitles | من الضرورى أن تكون عاقل وحذر فى بغداد |
Bağdat'ta mutlu olacağına emin misin? Çok. | Open Subtitles | هل أنت متأكده انك ستكونين سعيده هنا فى "بغداد" ؟ |
Yolda durup Chaldée'de Ur'u ziyaret etmek istedim, ve Bağdat'ta 3 gün geçirdim, bir subay arkadaşımda kaldım. | Open Subtitles | توقفت ليله واحده فى كالاديس و ثلاثة أيام فى بغداد لأرى A.O.C و حيث تصادف أنه أصبح صديقى |
Bu Bağdat'ta sıradan bir gündür! Siktir. | Open Subtitles | لقد رأيت هذا كله انه يوم آخر فى بغداد |
Bayan Debenham'la Bağdat'ta tanıştım. | Open Subtitles | انا قابلت الانسة دبنهام فى بغداد |
Bağdat'ta, prensesin köşkü... | Open Subtitles | فى بغداد ، جناح الأميرة |
Şimdi Bağdat'ta olmayı dilerdim. | Open Subtitles | أتمنى أن أكون فى بغداد |
Haftaya, Bağdat'ta ziyafet çekersin. Düğünümüzde. | Open Subtitles | فى خلال أسبوع " سنحتفل فى "بغداد |
Bağdat'taki Rus büyükelçiliğinde kurye olarak çalıştım. | Open Subtitles | عملت فى سفارة موسكو فى بغداد |
Bağdat'taki yeşil bölge olarak adlandırıIan yer dünyada ne olup bittiğinin örneğidir. | Open Subtitles | المنطقة الخضراء) فى (بغداد) هى) نموذج متطرف لما يحدث حول العالم |
Bağdat'ın kraliçesi olacağım. | Open Subtitles | أنا سأصبح ملكة فى بغداد |