Üç seçeneği olan bir göreve gönüllü oldunuz: | Open Subtitles | لقد تطوعتوا فى مهمة التى ستمنحكم 3 طرق للذهاب |
Ve şimdi özgür kalacakları bu gün onları çok daha zor bir göreve gönderiyorsunuz. | Open Subtitles | الآن، وفى اليوم الذى سيكونوا فيه أحرار ترسلهم فى مهمة أخطر من أية واحدة قد قاموا بها |
Aslında bugün, bilimsel bir görevde ona eşlik etmeni umuyordum. | Open Subtitles | فى الحقيقة كنت أتمنى ان ترافقيه الليلة فى مهمة علمية |
Onlara bir görev için gittiğimi söylersin. | Open Subtitles | اخبريهم انني قد اضطررت للذهاب فى مهمة أخري |
ZAMAN SORUNU SG-10, olağan bir araştırma görevi için P3W-451'deydi. | Open Subtitles | الوحدة 10 كانت فى مهمة روتينية لأستكشاف القطاع بى 3 |
Bana oyun oynamayın, Ekselans. Bu seferki öyle bir görev değildi. | Open Subtitles | لا تراوغى ياسمو الأميره لم تكونى فى مهمة انسانية هذه المره |
Sivil görevdeydi, merak ediyorduk çünkü bu sabah hiç görünmedi. | Open Subtitles | هو كان فى مهمة سرية كان قلقيين لانه لم ياتى فى الصباح |
Adrian Cronauer bir göreve gitti ancak size bir sürprizim var. | Open Subtitles | ادريان كروناور فى مهمة مؤقتة ولكن يا اولاد ,هل يمكننى ان اقدم مفاجأة لكم |
Büyükbaban bir göreve gittiğinde bunu bana bırakırdı. | Open Subtitles | كلمّا كان جدك يذهب فى مهمة كان يترك هذة معى لأحفظها |
Yerine getirdiklerinden daha da tehlikeli bir göreve. | Open Subtitles | ترسلهم فى مهمة أخطر من أية واحدة قد قاموا بها |
Çocuk asker, Şef. Bir askeri ilk defa geri dönüşü olmayan bir göreve yollamıyoruz. Sen de biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنه جندى وليس أول من نقوم نرسله فى مهمة بدون رجوع |
Lütfen Landry'nin seni böyle bir göreve gönderdiğine şaşırdığım için alınma. | Open Subtitles | من فضلك ، لا تشعرى بالاهانة وأنا أعبر عن مفاجأة أن لاندري أرسلكم فى مهمة كهذه |
Zoe'yu gizli bir göreve göndermenin riskli bir durum olduğunu düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدون أن إرسال زوي فى مهمة سرية قد يكون محفوفا بالمخاطر قليلا ؟ |
Bir görevde bütün paramı riske atmak gibi bir şeyler mi düşüneceksin? | Open Subtitles | أتقصدين الطريقة التي فكرنا بها بأن نخاطر بكل مالي فى مهمة واحدة؟ |
Bu görevde bana yardım edecek yetişmiş personelim yoktu. | Open Subtitles | لم يكن معى مساعدين مدربين أو مجهزين لمساعدتى فى مهمة كهذه |
Petra gizli görevde. Onu arayamam. | Open Subtitles | زوجتى بيترا فى مهمة سرية وامى لديها حفلة |
Buraya huzursuzluk vermekle fazla meşgul değilseniz bir görev için bize katılmanızı istiyorum. | Open Subtitles | لو أن ثلاثتكم غير مشغولون فى إزعاج السلام القائم فأنا أحتاججكم لأن تنضموا . لمولان ولى فى مهمة |
Teyla... Kişisel bir görev için gezegen dışına gidiyorsun diye duydum. | Open Subtitles | تايلا، سمعت أنك ستذهبين فى مهمة خارجية خاصة. |
Reno ile görüşürüm. Resmi bir görev için buraya gelen var mı, bakarız. | Open Subtitles | لنرى اذا كان احدهم عندنا فى مهمة عمل رسمى |
Keşif görevi için bu gezegene gönderilmiş gibiyim. | Open Subtitles | وكأننى طرت إلى هذا العالم فى مهمة إستكشافية |
Bir kurtarma görevi için uçak bize lazım. | Open Subtitles | اسمع، نحن نريد الطائرة فى مهمة إنقاذ |
Ben do-or-die görevi için buradayım. | Open Subtitles | أننى هنا فى مهمة حياه أو موت. |
Susan Delfino bir görevdeydi, ve bunu en ince detayına kadar planlamıştı. | Open Subtitles | سوزان دلفينو " كانت فى مهمة " و قد خططت لكل تفاصيلها |