Örneğin O gece Laburnums'a gidenin siz olduğunuzu da biliyor. | Open Subtitles | مثلا فهو يعرف ,انه انت ,فى هذه الليلة, فى الفيلا |
Çünkü O gece televizyonda "Aşıkların Atlayışı" diye bir oyun vardı. | Open Subtitles | كانت هناك مسرحية اسمها قفزة العاشق فى هذه الليلة |
O gece, güvenlik kameralarının çoğu Tsukomoto'nun katili tarafından yokedildi. | Open Subtitles | فى هذه الليلة اغلب كاميرات المراقبة تم تدميرها بواسطة قتلة سكموتو |
O gece, birilerinin uçak sabunlarımı aldığını fark ettim. | Open Subtitles | فى هذه الليلة قد دعيتكم للغداء معى و شخص ما سرق صابون الطائرات |
O akşam kim bahçeden içeri girdi? | Open Subtitles | فى هذه الليلة ,من دخل المنزل من الحديقة ؟ |
Ve O gece şeyh ona geldiğinde, kendi boğazını kesecekti. | Open Subtitles | وعندما جاء اليها فى هذه الليلة, كانت ستذبح نفسها |
O gece ailem beni ninemin evinde yatırtmasaydı bugün burada olmazdım. | Open Subtitles | إذا لم يتركنى أبواى نائمة عند جدتى فى هذه الليلة, لما كنت هنا اليوم. |
O gece beni korumaya çalışan bir kızla tanıştım. | Open Subtitles | فى هذه الليلة قابلت فتاة بشرية حاولت حمايتى |
Neden oğlunuzun kaybolduğunu O gece ya da ertesi gün bildirmediniz? | Open Subtitles | لماذا لم تقُم بالتبليغ عن إختفاء إبنك فى هذه الليلة أو فى اليوم التالى ؟ |
Kameranın hareket sensörleri O gece bir şey yakalamış Gibbs. | Open Subtitles | جيبس ، جهاز إستشعار الحركة فى الكاميرا قام برصد شئ فى هذه الليلة |
O gece bedava içtik. | Open Subtitles | لقد شربنا مجاناً فى هذه الليلة |
ve işte O gece. Romeo seni alıp Mantua'ya götürecek. | Open Subtitles | و فى هذه الليلة سيحملك روميو الى مانتوا |
Ama O gece, bir grubu dinledim ki, bana göre, "rock'n'roll" kelimesini yeniden anlamlandırdılar. | Open Subtitles | ولكن فى هذه الليلة,سمعت فريق باالنسبة لي, أعاد تعريف كلمة "روك آند رول". |
O gece, Londra'dan her ay düzenli olarak gelen... kitaplarını açarken her zamanki gibi teselli bulamadı. | Open Subtitles | فى هذه الليلة,لم يسلى نفسه... كعادته بقرائة الكتب... التى كان يجلبها من لندن. |
O gece tatlılıkla barıştık. | Open Subtitles | لقد مارسناه بمنتهى الرقة فى هذه الليلة |
O gece, annem ve babam odama geldi... ve üç gün önce komşunun tavşanının öldüğünü, ölüsünü ormana gömdüklerini... ama bir ruh hastasının onu olduğu yerden çıkarıp yıkadıktan sonra... eski kafesine koyduğunu söylediler. | Open Subtitles | فى هذه الليلة والديى حضروا الى غرفتى ارنب الجيران الأليف مات منذ ثلاث ايام , هكذا اخبرونى وقاموا بدفنة فى الغابة ومن الواضح ان مخبول ما |
Onu O gece bir daha gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيته مرة أخرى فى هذه الليلة ؟ |
O gece beni dövmüştü. | Open Subtitles | لقد طرد منى هذا الشىء فى هذه الليلة |
Ona söyleyecektim. Yalandan nefret ederim. Tam da O akşam söylemeyi planlamıştım. | Open Subtitles | لقد كنت انوى اخبارة فى هذه الليلة, انى أكرة الكذب |
O akşam Bella'ya sordum ve o da itiraf etti. | Open Subtitles | فى هذه الليلة سألت بيلا على انفراد فانهارت واعترفت |
Fakat O akşam bir şey oldu ve ben bir değerimin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ولكن فى هذه الليلة شئ ما حدث و حين ذاك ادركت اننى ذو قيمة |