"فيمكننا أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • edebiliriz
        
    • " dese
        
    Eğer Irak savaşında harcadığımız çabanın sadece bir haftasını harcarsak, bu sorunu çözmek için iyi yol kat edebiliriz. TED فإذا قضينا أسبوعاً واحداً بقيمة ما ننفقه في حرب العراق فيمكننا أن نحقق إنجازات في طريقنا لحل هذا التحدي
    Eğer beni mahkemeye çıkarmazlarsa bütün gece sohbet edebiliriz. Open Subtitles ، لو أنهم لن يحاكموني . فيمكننا أن ندردش طوال الليل
    O yüzden birbirimize yardım edebiliriz. Ya da etmeyiz. Open Subtitles لا خلاصَ من هذا، لذا فيمكننا أن نساعد أحدنا الآخر أو لا.
    Ve at gözlüklerimizi genişletebilirsek birkaç üniversiteye daha bakma isteğinde olursak ve belki denklemden kendi egolarımızı çıkartırsak, bu gerçeği kabul edip yüzleşebiliriz ve sonra fark edebiliriz, eğer çocuklarımız o büyük marka okullardan birine gitmezlerse, bu dünyanın sonu değil. TED وإذا ما تمكنا من توسيع رؤيتنا وصرنا مستعدين لأخذ جامعات أخرى بعين الاعتبار، وتخلينا عن الأنا الخاصة بنا من المعادلة، فيمكننا أن نقبل ونتقبل هذه الحقيقة ثم ندرك، أن هذه ليست نهاية العالم إذا لم يذهب أبناؤنا لإحدى تلك المدارس الكبرى.
    Veya bayan Yarrow'un gerçekten üçüzleri olursa evi yeni baştan dekore edebiliriz. Open Subtitles أو إذا أصيبت السيدة (يارو) بالمرض الثلاثى. فيمكننا أن نغير ديكور منزلنا.
    Artık barıştan söz edebiliriz... İkna edici bir şekilde! Open Subtitles فيمكننا أن نقنعهم بمحادثات السلام
    Clarice Willow düşündüğüm kişiyse, Tanrı'nın Askerleri'ni tümden yok edebiliriz. Open Subtitles لو أن "كلاريس ويلو " من أضنه فيمكننا أن نقضى على كل جنود الواحد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more