Ulusal Bilim Madalyası alan Craig Venter ve Nobel Ödülü sahibi Ham Smith. | TED | نرى هنا الفائز بالميدالية الوطنية للعلوم كريغ فينتر والفائز بجائزة نوبل هام سميث. |
Craig Venter'a hep sormak istemişimdir: Bir insanın vücuduna sentetik bir kromozom yerleştirip istediğimiz zaman kendimizi yinelememiz mümkün olur mu diye. | TED | أردت أن أسأل كريغ فينتر إن كان من الممكن إدراج كروموسوم إصطناعي في إنسان بحيث يمكننا أن نستنسخ أنفسنا إن أردنا ذلك. |
Ve sahneye hoş geldiniz Dr.Craig Venter. | TED | لذا رحّبو على المسرح بالدكتورغرايغ فينتر. |
Kelepçeleri çıkar da sana ben göstereyim Vinter. | Open Subtitles | لماذا لا خلع الأصفاد. وأنا سوف تظهر لك. فينتر. |
Vinter, Londra'da onu öldürebilirdi ama sen bunu istememiştin. | Open Subtitles | فينتر لظل قتله في لندن وهذا ليس ما سألت عنه. |
Winter, sen de kabzana bir çentik atabilirsin. | Open Subtitles | يا (فينتر) بإمكانك حفر حفرة في مؤخرتك أيضًا |
Craig Venter'in hoş bir şekilde gösterdiği gibi, Genlerimizi değiştirmenin yollarından birisi yenilerini yaratmak. | TED | توجد طريقة واحدة لتغيير جيناتنا وهي صنع جينات جديدة كما عرض كريج فينتر ببراعة قبل قليل |
Bunu yapan pekçok kişi var, Craig Venter gibi pekçok sentetik biyolog bunu yapıyor, | TED | وهناك العديد من الأشخاص الذين يعملون على ذلك. الكثير من خبراء البيولوجيا الصناعية يعملون على ذلك مثل كريغ فينتر |
Takip ettiğin o öğrenci Güney Afrika İstihbaratı'ndan Eugene Venter'le görüştü. | Open Subtitles | ذلك الطالب الذي تتبعيته قابل يوجين فينتر من وكالة الاستخبارات الجنوب افريقية |
Şehirler kümesinde en merkezde olanlardan birisi ekolojik şehirler hakkında Mitch Joachim tarafından yapılan konuşma. Genetik kümesinde ise, Craig Venter tarafından yapılmış sentetik biyoloji hakkında bir konuşma var. | TED | في المدن المتكتلة، واحدة من الأكثر مركزية كان هناك واحد من ميتش يواكيم حول المدن البيئية، وفي تكتلات علم الوراثة، ولدينا حديث عن البيولوجيا التركيبية من كريغ فينتر. |
Şimdi, eğer bu genomlarla ilgili benzetmeyi ciddiye alırsanız, Chris Anderson'un bir bilgisayar üretimi hata olduğunu söyleyebilirsiniz, aynı Jim Watson, Craig Venter, veya bizler gibi. | TED | حسناً الآن لنأخذ هذا التشبيه فخريطة الجينات البشرية هي كالبرنامج. عليكم التفكير في أن كريس أندرسون هو تحفة مصنوعة عن طريق الكمبيوتر كما هو جيم واتسون وكريج فينتر أيضاً ,و كلنا كذلك. |
Bu tip şeyleri üretmek ve hesaplamak için sayı saymak, ve bu tip geliştirici süreçler kullanmak aynı zamanda Craig Venter'in sorusu ile da alakalı. | TED | نحن نستخدم " العد " لكي نحسب ونبني هذه المجسمات بواسطة عملية تطويرية هذا يطرح تساؤل كريج فينتر |
Janik Vinter ile araştırmaya başla. Kemik Doktoru adıyla da tanınıyor. | Open Subtitles | بدءًا بـ(جانيك فينتر)، كما يُعرف أيضًا بدكتور العظام |
Vinter, Londra'da onu öldürebilirdi ama sen bunu istememiştin. | Open Subtitles | (فينتر) كان سيقتله في (لندن) وهذا ضد ما طلبت |
Janik Vinter ile araştırmaya başla. | Open Subtitles | ابدأ مع جانيك فينتر. |
Kelepçeleri çıkar da sana ben göstereyim Vinter. | Open Subtitles | -فك اصفادي وسأريك ما صنعه يا (فينتر ) |
- Janik Vinter. | Open Subtitles | -جانيك فينتر) ) |
- Janik Vinter. | Open Subtitles | جانيك فينتر. |
Ivan altına sıçıyor olmalı. Uykuya dalayım deme, Winter. | Open Subtitles | ومع ذلك, لا أعتقد أنك تقدر على النوم (فينتر) |
Ve ben, Wilhelm Winter. Tazı Bölüğü'nün teğmeni. | Open Subtitles | وهذا أنا, (فيلدهيلم فينتر) ملازم كتيبة (ويندهوند) |
- Barones, şu anda Kralımız Ventrishire'ın kaderine karar veriyor. | Open Subtitles | أيتها النبيلة، في هذه اللحظة الملك الآن يقرر مصير مقاطعة فينتر |