Karışıklık yaratmak istemiyorum. Sadece onları Venedik'e yolla. Calder'ı aramaya da devam edin. | Open Subtitles | لا لانريد استعراض , فقط احضرهم من فينسيا وابقي علي اتصال مع كالدر |
Aslında direkt olarak Venedik'e gidecektik fakat Milly'e seni görmeden Avrupa'yı dolaşamayacağımı söyledim. | Open Subtitles | كنا في الأصل متجهين إلي فينسيا ولكنني أخبرت ميلي إنني لا أستطيع أن أزور أوروبا بدون أن أراك |
- Kate Venedik'e gideceğimiz söylemedi mi? - Aslında O'nu epeydir görmedim. | Open Subtitles | ـ كيت لم تخبرك أننا مسافرات إلي فينسيا ـ طبيعي فلم أرها مذ فترة |
Dostum, size çok süper bir şey göstereceğim. Vanessa evde mi? | Open Subtitles | انا عندى شيئا مهما لاخبركم بة هل فينسيا هنا |
Sayılır. Vanessa, kız olursa Madison koymak istiyor. | Open Subtitles | نعم شكلا من هذا فينسيا قالت ماديسون للفتاة |
Hayır, sersem. Venice de. Burayı o kadar çok sevmesinin bir sebebi olsa gerek. | Open Subtitles | لا ، فى فينسيا ، يجب ان يكون هناك سبب لحبها لها |
O zaman eminim ki Venedik'te güzel vakit geçireceksiniz. | Open Subtitles | إذن .. أنا متأكد أنكما ستحظيان بوقتٍ جميلاً في فينسيا |
Saat ikideki Venedik trenine yetişip oradan Giana'ya geçebiliriz. | Open Subtitles | نستطيع ان نلحق بقطار الثانيه المتجه الى فينسيا |
Evet. Önce Venedik'te çıktı karşımıza, sonra Brindisi'de, sonra Kahire'de ve şimdi de burada. | Open Subtitles | هذا صحيح, وهى قد ظهرت لنا اولا فى فينسيا ثم فى برديزى |
Bir yere gitmem gerek. Belki Venedik. | Open Subtitles | علي أن أذهب الى مكان ما ربما سأذهب الى فينسيا |
Söylediğim gibi, Venedik sinemasının tarihinde anlatılan büyüleyici bir çok hikaye... | Open Subtitles | كنت اقول ان تاريخ السينما فى فينسيا له العديد من القصص الساحره |
Ayrılın. Buradan gidin. Venedik ten gidin, ve bu çocukları rahat bırakın. | Open Subtitles | ارحلوا ، ارحلوا من هنا و من فينسيا و اتركوا هؤلاء الفتيه لشأنهم |
Niçin düşündüğümüz gibi sen Venedik'e gitmiyorsun? | Open Subtitles | "لما لا تُسافري إلي "فينسيا مثلما خططنا ؟ |
Vanessa sana benim yüzümden falan kızdı mı yoksa? | Open Subtitles | هل غضبت فينسيا لانى كنت هنا اوشىء من هذا القبيل |
Vanessa evlendiğimizden günden beri bebeğimiz olsun istiyordu. | Open Subtitles | فينسيا كانت تريد طفلا منذ ان تزوجنا |
Lütfen bana büyük bir iyilik yapıp Vanessa'yı terk etme. | Open Subtitles | افعل من اجلى معروف وابقى مع فينسيا |
Vanessa, sen varsan ben de varım. | Open Subtitles | فينسيا اذا بقيت ساعطيك اياة جونو |
Vanessa ve ben birbirimize çok yakındık hatta birbirimize bağlıydık. | Open Subtitles | انا و(فينسيا)كنا قريبين من بعضنا البعض لا نفترق |
- Eğer sakıncası yoksa - - Anneleri Venice'i çok severdi. | Open Subtitles | .. اذا لم تمانع - امهم كانت تحب فينسيا - |
Scip' hırsızlar kralıdır, Venice deki en büyük hırsız. | Open Subtitles | سكيب" هو سيد اللصوص" اعظم اللصوص فى فينسيا |
Doğum gününü iptal etmelisin seni bizim Venice'e davet ediyorum ne dersin ? | Open Subtitles | عليك أن تلغي عيد ميلادي وسأدعوكلرحلهلأوروباإلـى"فينسيا" |