en son buradayken seni çok dikkatli izledim. Çömelip ağlar dururdun. | Open Subtitles | راقبتُكِ بعناية في آخر مرّة كنتِ فيها هنا، كنتِ تنكمشين وتبكين |
en son yalnız kaldığımızda neler olduğunu iyi hatırlıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد هذا ، فأنا أتذكّر ما حدث في آخر مرّة كنا فيها لوحدنا |
Geçen sefer babanın yüzüne telefonu kapattığın için kendini suçlu hissettiğini söyledin. | Open Subtitles | في آخر مرّة قلتِ أنّكِ شعرتِ بالذنب لقطع المكالمة في وجه أبيك |
Geçen sefer sekiz telefon aldı. Yaklaşık $900. | Open Subtitles | في آخر مرّة إبتاع 8 هواتف بـ 900 دولار تقريبا |
Seni son kez hastanede gördüğümde, futbol oynarken kolunu kırmıştın. | Open Subtitles | في آخر مرّة رأيتُك فيها في مستشفى كنتَ قد كسرتَ ذراعك في دوري الأشبال |
Son seferinde sambuka yerine ispirto kullanmıştın. | Open Subtitles | في آخر مرّة استخدمت كحول الحبوب بدلاً من السامبوكا |
en son sarhoş olduğumda, tatilde ıslak tişört müsabakasına girdim. | Open Subtitles | : لنصف الأمر هكذا في آخر مرّة ثملتُ فيها، إنتهى بي الأمر بمسابقة القميص المبلول خلال العطلة |
O işi en son yapan kapıyı doğru dürüst kapatmamıştı. -Nerede? | Open Subtitles | في آخر مرّة عرض أحد القيام بهذا، لم يقفل الباب بالمزلاج جيداً |
en son korkunç bir hastalıktan ölmek üzereyken daha metanetliydin. | Open Subtitles | أتعلم، في آخر مرّة كنت تحتضر من مرض فظيع، كنت أكثر رزانة بخصوص الأمر. |
en son konsere gittiğimizde, Pek iyi geçmemişti. | Open Subtitles | في آخر مرّة ذهبنا إلى حفلة لم يكن الحال جيّد جدا |
Evet, en son oraya indiğimizde, küflenmiş kutu doluydu. | Open Subtitles | أيمكن أن تُخلي السرداب؟ نعم، في آخر مرّة نزلنا هناك، |
- en son bildiğim kadarıyla bu, suç değildi. | Open Subtitles | عارضة أزياء على كلّ ذراع. أجل. في آخر مرّة تحققتُ من ذلك، تلك ليست جريمة، أليس كذلك؟ |
Geçen sefer yeraltına birlikte girdik. | Open Subtitles | في آخر مرّة عملنا معاً بشكل سرّي... |
Geçen sefer gitmedim çünkü Oliver izin vermemişti. | Open Subtitles | لم أذهب معه في آخر مرّة لأن (أوليفر) رفض. |
Seni son gördüğümde kafama silah dayadın! | Open Subtitles | في آخر مرّة رأيتُكِ وجهت مسدسًا إلى رأسي |
Seni son gördüğümde, beni bir duvara yapıştırmaya çalışıyordun. Anneni öldürmekle suçluyordun. | Open Subtitles | في آخر مرّة رأيتكِ، حاولتِ دفعي إلى جدار، مُتهمتني بقتل والدتكِ. |
Son seferinde yüreğimi ağzıma getirmiştin. | Open Subtitles | أنا لست هنا لأعتقلك أتعلم أمراً, لقد سببت لي المشاكل في آخر مرّة رأيتك |
Son seferinde onun yanında olamayacağımıza karar verdik. | Open Subtitles | في آخر مرّة قررنا ألا نقف إلى جانبه |