Bu nedenlerden dolayı, mümkün olan en kısa zamanda bu yerden gitmek istedim. | Open Subtitles | لهذه الأسباب كلها، كنت أرغب في الخروج إلى الميدان في أسرع وقت ممكن. |
Ve Aubrey de Grey ile Godspeed 'e şans diliyorum, ve onlar gibi diğer insanlara, en kısa zamanda bu konuda bir şeyler yapmaya çalışmak için | TED | وأتمنّى التوفيق لأوبري دي غراي والأشخاص أمثاله في محاولة فعل شيء حيال هذ الأمر في أسرع وقت |
Bombayı en kısa sürede bilgisayara bağla. | Open Subtitles | نريدك أن توصل القنبلة مع الكمبيوتر وتبدأ عملية التحقق في أسرع وقت ممكن |
Şu anda yoldayım. Hemen buraya gelmelisin. en kısa sürede. | Open Subtitles | أنا في مهمة يجب أن تأتي إلى هنا في أسرع وقت |
Tecridi bir an önce bitirmek için var gücümüzle çalışıyoruz. | Open Subtitles | و نحن نعمل على تأمين المشفى في أسرع وقت ممكن |
İletişim kayıtlarına göz at. Mümkün olduğunca çabuk bilgilerini bul. | Open Subtitles | تفقدي سجلات اتصالاتهم للعثور على المعلومات في أسرع وقت ممكن |
Seni hemen bir realite şovuna sokmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نحجزك لبرنامج تلفزي في أسرع وقت ممكن. |
Anne, onu daha sonra yanından alacağım. | Open Subtitles | أمي, سأخرجه في أسرع وقت. |
"Sevgili hayali hasta, en kısa zamanda gelin. | Open Subtitles | عزيزي المصاب بوسواس المرض تعال في أسرع وقت ممكن |
Sonucu en kısa zamanda bana ulaştırır mısın lütfen? | Open Subtitles | هل يمكنني الحصول عليه في أسرع وقت ممكن رجاءً |
Arayıp en kısa zamanda ayarlayabilirim. | Open Subtitles | أستطيع اجراء مكالمة هاتفية وأسجّلك هناك في أسرع وقت |
Ve söz veririm kefalet ücretimi en kısa zamanda geri ödeyeceğim. | Open Subtitles | وأعدكِ بأن أرد لكِ أموال الكفايه في أسرع وقت |
Ayrıca paranı en kısa zamanda iade edeceğimi de bilmeni isterim. | Open Subtitles | و سأحرص على أن تحصل على مالك في أسرع وقت |
Buraya geliş sebebim buradan mümkün olan en kısa zamanda çıkabilmeniz için size yardımımı teklif etmek. | Open Subtitles | سبب قدومي هو تقديم مساعدتي لك لتخرج من هنا في أسرع وقت ممكن |
Şimdilik durumunu dengeledim, ama onu en kısa sürede Sığınağa götürmeliyiz. | Open Subtitles | أبقيت على وضعه مستقرّاً حتّى الآن لكن علينا نقله إلى الملجأ, في أسرع وقت |
Todd onlara en kısa sürede cinsel istismar semineri ver. Tamam mı? Kaç kere anlamsızca dava edildiğimizi bilsen şaşardın. | Open Subtitles | تود أعطهم محاضرة التحرش في أسرع وقت ممكن , حسناً ؟ سوف تندهش من عدد القضايا التافه التي تأتي |
Ayrıca duyarlılık eğitimimi en kısa sürede bitirmek gibi bir niyetim var. | Open Subtitles | أنا أنوي بالفعل إتمام تدريب الحساسية في أسرع وقت ممكن |
Memurlar bir an önce yola çıkmanızı sağlayacaklardır. İyi günler. | Open Subtitles | هؤلاء الضباط سيحرصون على رحيلك في أسرع وقت ممكن، عمت مساءًا |
Onları bir an önce buraya gönderin. | Open Subtitles | نريدك فقط أن ترسلها إلى هنا في أسرع وقت ممكن |
Bu yüzden bir an önce onları oradan götürmeliyim. | Open Subtitles | لهذا السبب لا بد لي بأن أحضرهم إلى هنا في أسرع وقت ممكن. |
Mümkün olduğunca çabuk tekrar kaçmayı deneyecektim. | Open Subtitles | بالنسبة لي، قررت الهرب في أسرع وقت ممكن. |
Sahip olduğun şu Fakeblock şeyiyle, kredi kartı skorunla, seni hemen bir Bluth evine yerleştirebiliriz. | Open Subtitles | ومع سمعتك المتصاعدة بإمكاننا وضعك في أحد المنازل في أسرع وقت |
Anne, onu daha sonra yanından alacağım. | Open Subtitles | أمي, سأخرجه في أسرع وقت. |
Lütfen mesajınızı bırakın. Size en yakın zamanda cevap vermeye çalışacağım. | Open Subtitles | رجاء أترك رسالتك وسأعاود الإتصال بك في أسرع وقت |
Elimizden geldiğince hızlı çalışacağız Bay Damour, lakin evden örnek toplamalıyız ve siz de derhal muayene edilmelisiniz. | Open Subtitles | سنحاول الإنتهاء في أسرع وقت ممكن سيد دامور ولكننا في حاجة إلي عينات من جميع أرجاء المنزل وانت يجب أن تخضع للفحص حالاً |
Toplumumuzun verimli bir üyesi olacaksanız sizi buraya mümkün olabildiğince çabuk getirelim ama yasalara uygun şekilde yapalım. | TED | فإن كان وجودك في مجتمعنا ذا جدوى فلنأتِ بك هنا في أسرع وقت ولكن بطريقة شرعية، |