"في إيجاده" - Translation from Arabic to Turkish

    • Onu bulmama
        
    • bulmak için
        
    • bulmayı
        
    • Onu bulmak
        
    • onu bulmamıza
        
    • bulmama yardım
        
    Onu bulmama yardım etmelisin anne. Nerede olduğunu bildiğini biliyorum. Open Subtitles أريدكِ أن تساعديني في إيجاده يا أمي، اعلم أنكِ تعرفين مكانه.
    Çünkü Onu bulmama yardım edeceksin. Open Subtitles يجب أن تساعدني في إيجاده
    Tabi ki, onu bulmak için bize yardım edebilirsiniz, ...tanıklık cezanızı azaltır, ...ve sadece, bilmiyorum ama, 5 ila 10 yıl yersiniz. Open Subtitles بالطبع أنتِ ستساعديننا في إيجاده والشهادة ستساعدكِ في خفض العقوبة لتكون حوالي من 5 إلى 10 سنوات
    O aracının kim olduğunu bilmeliyiz ve onu bulmak için de yardımına ihtiyacımız var. Open Subtitles نريد أن نعرف من كان ذاك الوسيط و نريدك أن تساعدنا في إيجاده
    - Dedektif San Remo'da ne bulmayı umuyor? Open Subtitles ما الذي يأمل المُحقق في إيجاده في سان ريمو ؟
    onu bulmamıza yardım edecek herhangi birşey söyledi mi? Open Subtitles هل أخبرتك بشيءٍ لربما يساعدنا في إيجاده ؟
    Bildiğim tek şey failimiz kaçtı ama Barry Onu bulmama yardım edecek. - Aynen. Open Subtitles كل ما أعرفه أن المجرم هرب، و(باري) سيساعدني في إيجاده.
    Bildigim tek sey failimiz kaçti ama Barry Onu bulmama yardim edecek. Open Subtitles كل ما أعرفه أن المجرم هرب، و(باري) سيساعدني في إيجاده. -أجل
    Onu bulmama yardım et. Open Subtitles ساعديني في إيجاده
    Onu bulmama yardım et. Open Subtitles ساعدني في إيجاده
    - Onu bulmama yardım edebilir misin? Open Subtitles -أيمكنك مساعدتي في إيجاده
    Casusumuzu bulmak için gereken her şeyi hızlı bir şekilde yap. Open Subtitles خذ ما يلزمك من خطوات لإيجاد الجاسوس وأسرع في إيجاده
    Onu bulmak için kullanabileceğin bütün belgeler yandı. Open Subtitles كل الأوراق التي كانت ستساعدك في إيجاده قد دُمّرت
    Onu bulmak için bu kadar uğraşmamıza şaşmamalı. Open Subtitles لا عجب أننا نجد صعوبة في إيجاده
    bulmak için daha sıkı bakmam gereken bir yere. Open Subtitles مكانٍ ما سأواجه صعوبة في إيجاده.
    Polis onu bulmak için yardım istedi de ben de gelip odasına bir bakayım dedim. Open Subtitles لقد طلبت مننا الشرطة مساعدتهم في إيجاده ... فكرت لو أنني بحثت في غرفته
    - Dedektif San Remo'da ne bulmayı umuyor? Open Subtitles ما الذي يأمل المُحقق في إيجاده في سان ريمو ؟
    - Ne bulmayı umuyorsunuz? Open Subtitles ما الذي تأمل في إيجاده ؟
    - Ne bulmayı umuyorsun Jethro? Open Subtitles -ما الذي تأمل في إيجاده يا (جيثرو)؟
    Onu bulmak istiyorsan ön tarafa gidip kokuyu takip et. Open Subtitles إذا رغبت في إيجاده فقط سر أمامك .. و اتبع الرائحة
    Gerçeği söylüyor. onu bulmamıza yardım etmelisin. Open Subtitles إنها تقول الحقيقة، عليكِ مساعدتنا في إيجاده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more