"في استراليا" - Translation from Arabic to Turkish

• Avustralya'da
• Avustralya'daki

Onun için, hayat tek bir görevden ibaretti: ailesinin kaçışı ve Avustralya'da yeni bir yaşam.
بالنسبة لها,كانت حياتها تدور في مُهمة واحدة الهروب بعائلتها وحياة جديدة في استراليا.

Bu tikler ve çarpılar, bizim Avustralya'da ulusal olarak baktığımız 7800 evi oransal olarak temsil ediyor.
هذه الاشارات تمثل ال 7800 بيت ألقينا النظر على مناطق في استراليا نفس النسبة

Londra'da dokuz katlı bir bina var, Avustralya'da sanırım 10 ya da 11 katlı yeni bir bina.
هناك مبنى في لندن وهو يتكون من تسعة طوابق، مبنى جديد في استراليا والذي أعتقد أنه يتكون من 10 أو 11 طابق.

Jack'in Avustralya'daki ortaklarını aradım.
لقد قمت بالاتصال بشركاء عمل جاك في استراليا

Avustralya'daki ilk Avrupa yerleşimi bir esir kampıydı.
أول مستوطنة أوروبية في استراليا كانت معسكر للسجناء

Ortaya çıktı ki bir şeyleri ortadan kaldırmaya çalışmak internetin hoşuna gitmiyor ve siber saldırıyla, özenle tasarlanmış şakalarla, organize protestolarla karşılık veriyor, bunlar tüm dünyaya yayılıyor, doğduğum şehir Tel Aviv'den Avustralya'da Adelaide'ye kadar.
وقد اتضح، بأن الانترنت يكره أن تقوم بحذف الأشياء منه، وأن ردة فعله هي هجمات الانترنت وبمزح متقنة الصنع و بسلسلة من الاحتجاجات المنظمة حول العالم. من موطني في تل ابيب إلى أديليد في استراليا.

Avustralya'da yerli bir adamın itibar ve gururla çocuk yetiştirme denemeleri ve zaferlerinden bahsedişini dinleyebilirsiniz.
يمكنكم سماع رجل من السكان الأصليين في استراليا يتحدثُ عن المحاولات والانتصارات لتربية أولاده في كرامة وفخر وكبرياء.

Mesela ABD ve Avustralya'da faaliyet gösteren "Big Picture" okulları.
وهنالك من مثل هذه المدارس في استراليا وامريكا

Bunun hakkında ilk defa Avustralya'da konuştuğumu hatırlıyorum, bundan yaklaşık bir buçuk sene önce, oradaki akademinin beni bir bursla onurlandırdığı zamandı.
أتذكر أول مرة قمت بالتحدث عن هذة الفكرة كانت في استراليا منذ عاماً ونصف مضي حينها كرمتني الاكاديميه باعطائي الزمالة

Eğer Bart, Avustralya'da halkın önünde özür dilerse, suçlamaları geri çekecekler.
سيسقطون التهم عن بارت إذا قام باعتذار عام في استراليا

İngiltere'de misin? - yoksa, Avustralya'da mı, Kuzey Kutbu'nda mı...
هل انت في انجلترا ام في استراليا ام في القطب الشمالي؟

İçlerinden biri profesyonel bir izcidir. Avustralya'da Aborjinler'den eğitim almış.
أحدهم متعقب أثر محترف تدرب في استراليا من قبل السكان الأصليين

İngilizler en azından Avustralya'da köleliğin olmayacağını söylemişlerdi.
على الأقل عزمت بريطانيا نيتها على عدم الاستعباد في استراليا

Radyo hala çalışıyorken Avustralya'da Panik'e karşı bağışıklığı olan kabileler bulduklarını söylemişlerdi.
عندما كان الراديو لا يزال يعمل قالوا أنهم وجدوا مكانا في استراليا آمن من مرض الذعر

Avustralya'da 5 milyardolarlık bir yatırım niyetindeyiz.
ننوي استثمار آخر 5 مليارات دولار في استراليا.

Avustralya'da bir modelle tanıştım.
بربك. لقد التقيت عارضة ازياء في استراليا, و سوف تنتقل معي.

CIA'nın seni Avustralya'da yakaladığını öğrenip oğlunun peşine düştüler, değil mi?
لقد علموا ان الاستخبارات قبضت عليك في استراليا وهم لاحقوا ابنك صحيح

Avustralya'daki en dürüst yerdir burası dostum.
انها مجرد قرية صغيرة في استراليا يارفيق

Avustralya'daki her bankayı en az bir kez soymuşluğu var.
لقد سرق كل مصرف في استراليا لوحده

- Avustralya'daki en güzel yerdir.
انها أفض مكان في استراليا

Avustralya'daki Yengeç Adasıbunlardan biridir.
جزيرة (كراب) في (استراليا) واحدة من تلك المواقع