Duvarda çiviler ve açık renk yerler vardı ayrıca yerine uymayan bir resim de vardı. | Open Subtitles | الخطّافات في الحائطِ والفراغات نظيفة والصورة الواحدة التي هناك غير مناسبة |
Kardeş Rahip, adı her neyse, Duvarda sincap yuvası gibi bir yerde gömülüydü. | Open Subtitles | فقط الأخ Whatshisname مدفون في a فتحة غوفرِ في الحائطِ. |
O bir erkek ve altı aydır burada, öyle azdı ki Duvarda deliği bile becerebilir! | Open Subtitles | هو رجل، وهو كَانَ ستّة شهورَ بأنّه كَانَ هنا، هو يُمارسُ الجنس مع مقرّنِ حقاً , هو يُمارسُ الجنس مع فتحة في الحائطِ! |
Çünkü sen Duvarda sıkışıp kalmışsın. | Open Subtitles | لأنك ملتصقَ في الحائطِ! |
Duvarda! | Open Subtitles | انه في الحائطِ |
Sığınağımı, ahşap panelli, Duvarda geyik kafalı düz ekran televizyon falan olarak tam istediğim gibi düzelttirdim. | Open Subtitles | _BAR_ لقدتمإصلاحُمرتعيكماأردتهُتمامًا ... ( غرفتهُ الصغيرةُ الخاصةُ بهِ ) أرضيٌ خشبيةٌ، رأسُ غزالٍ معلقةٌ في الحائطِ شاشةُ تلفازٍ مسطحةٍ. |