Başka seçeneğin yok... aksi halde gelecek üç yılını Tecritte geçirirsin. | Open Subtitles | الآن ليس لديك خيار أو ستقضي الثلاث سنوات القادمة في الحبس الإنفرادي |
Daha dün Tecritte duvardaki çatlakları sayıyormuşsun. | Open Subtitles | لقد قالَ انكَ بالأمس كنتَ في الحبس الإنفرادي تعد الشقوق في الإسمنت |
Bir aydan fazla süredir hücre hapsinde. | Open Subtitles | إنها في الحبس الإنفرادي منذ أكثر من شهر. |
Ömür boyu hücre hapsinde çürümesini istiyorum. | Open Subtitles | أريدها أن تكون في الحبس الإنفرادي لبقية حياتها |
Beni SHU'ya gönderirler, orada ölürüm. | Open Subtitles | , هم سوف يضعوني في الحبس الإنفرادي . و سوف أموت هناك |
Uzun zamandır hücrede tutulduğumdan oluyor. | Open Subtitles | السبب في ذلك أني كنت في الحبس الإنفرادي لمدة طويلة |
Bir sene boyunca Tecritte tutulan hain sensin. | Open Subtitles | مرحباً, أنتِ هي الخائنة التي كانت في الحبس الإنفرادي لسنة |
Eğer utanıyorsanız size özel bir oda ayarlayabilirim Tecritte. | Open Subtitles | إذا كنتي تشعرين بالخجل أستطيع أن أجلس معك في عرض خاص و تخبريني في الحبس الإنفرادي |
Tecritte özel hücren varmış diye duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت بأنه لديهم زنزانة خاصه بكِ في الحبس الإنفرادي |
Belki ben SHU'dayken onu göremediğim için bana kızgındır. | Open Subtitles | , أتدرين ربما هو غاضب مني لأني لم أتمكن من رؤيته . بينما كنت في الحبس الإنفرادي |
SHU'da bir ay boyunca kalmayacaktır. | Open Subtitles | لن تصمد شهراَ في الحبس الإنفرادي |
hücrede bir hafta kalırsa aklı başına gelir. | Open Subtitles | خذوه للأسفل أسبوع في الحبس الإنفرادي سيحسن من أخلاقك |
Pekala dövmeli adam. hücrede bir ay geçireceksin. | Open Subtitles | حسنا يا رجل الوشم، شهر في الحبس الإنفرادي |