Söylemediler. Galiba Başından yaralanmış. | Open Subtitles | لا يوجد تأكيد لشئ حتى الآن انهم يعتقدون انها في الرأس |
Sahne 313, Kennedy ön taraftan, Başından vuruluyor. | Open Subtitles | الكادر 313 , أصابة كينيدي في الرأس من الجبهة |
Televizyonda bir keresinde bir şov görmüştüm adamın teki çivi tabancasıyla kafasından vuruluyordu. | Open Subtitles | رأيتُ عرض في التلفاز ذات مرة عن رجل أصيب في الرأس بمسدس مسامير |
kafasından vurulan bir çete üyesinin olay yeri fotoğrafını görmüş. | Open Subtitles | رأى صورة مسرح جريمة، عضو عصابة ميّت بطلقة في الرأس. |
Epilepsi, kafa travması ya da uyuşturucu kullanım öyküsü yok. | Open Subtitles | ليست مصابة بالصرع، لا إصابة في الرأس ولا تعاطي للأدوية |
Kafaya yenilen bilir rahibe, insanın ömür boyu çivisini çıkarabilir. | Open Subtitles | ضربة في الرأس يمكنها أن تجعل الرجل غريب لبقية حياته |
- Kafasına 8-10 kurşun sıkılmış. - Kafası mı kalmış? | Open Subtitles | من ثمانية إلى عشر رصاصات في الرأس - يا للعجب. |
Başından yaralı bir iki kişi var. Yaşlı bir adamın kolu kopmuş. | Open Subtitles | بعض الجراح في الرأس ورجل عجوز قد مُزّقت ذراعه |
Yanınızdaki memur Başından vuruldu. | Open Subtitles | الضابط يَرْكبُ بجانب أنت ضُرِبتَ في الرأس. |
TV Başından vurmanızı söylemişti. | Open Subtitles | في التلفزيون يقولون بأنّك يجب أن تصيبه في الرأس. |
Bu bir sağlık görevlisi, kalp masajı uygulamakta. az önce kafasından vurulmuş bir askere. | TED | هذه طائرة هيلوكبتر طبية تقدم العناية الطبية للجندي الذي تم إصابته في الرأس. |
Atışta gümüş madalya almış bir adamın 8 cm mesafeden kendini kafasından vurabileceğini düşünürsün, değil mi? | Open Subtitles | تعتقد بأن شخصا ربح الميدالية الفضية في مسابقة للرمي يمكن أن يخطأ في أن يصيب نفسه في الرأس من على بعد ثلاث انشات ؟ |
Bu son şansın olabilir. Arabadan çık ve onu kafasından vur. | Open Subtitles | هذه يمكن أن تكون الفرصة الأخيرة إخرج من السيارة وإضربه في الرأس |
Beklemeli. senin pek bir faydan olmaz kardesine Eger kafa travmasi geçirirsen | Open Subtitles | سيتحتم تأجيل ذلك. لن تفيدي أخاك ما دمت تكابدين جرحًا في الرأس. |
Genelde kafa travması olan hastalara bakmak zorunda kalıyordum. | TED | وغالباً كان عليّ العناية بالمرضى المصابين بصدمات في الرأس. |
Kafaya 9 milimetre gibi duruyor. Ama uyuşmayan bir şey var. | Open Subtitles | يبدو كعيار 9 ملليمتر في الرأس ولكن هناك شيء لا يتناسب |
Tam Kafasına isabet ettiremedim. | Open Subtitles | أنا لَمْ أَحْصلْ على ضَربةُ صحيحة في الرأس. |
Herhangi bir baş dönmesi veya sersemlik, beni ara hissediyorum Eğer. | Open Subtitles | إذا شعرت بأية دوخة أو ألم في الرأس ، إتصلي بي |
Başında kurşun yarası olan 17 yaşında bir hasta var. | Open Subtitles | لدينا فتى في الـ 17 مصاب بطلق ناري في الرأس |
Justine iki gün önce başka biriyle kavga etmiş ve başına darbe almıştı. | Open Subtitles | حصلت جوستين في معركة مع شخص آخر قبل يومين وتعرض لإصابة في الرأس. |
Kafama düşmesini tercih ederim. 1979 yılındaki gibi. | Open Subtitles | أفضّل الاصابة في الرأس كما حدث معي عام 79. |
Diyelim ki bir seçim şansın var. Ya Olcha ya da kafana bir kurşun sıkılması. | Open Subtitles | إذن، لنقل بأن لديكِ خيار بين أولكا أو رصاصة في الرأس |
Kayıp pilotun kafasında bir mermiyle bulunduğunu düşünürsek bu akıllıca bir hareket.. | Open Subtitles | وهي خطوة ذكية لأنّ الطيار المفقود أُصيب برصاصة في الرأس. |
Kafada ağır sarsıntısı, iç kanaması ve birçok kırığı var. | Open Subtitles | خبطه جامده في الرأس و نزيف داخلي و بعض الكسور |
Bu iki yıldır hep kalpten, hep Kafadan vurmamı sağladı. | Open Subtitles | طوال العامين يتلقى الضربات في الرأس والقلب |
başlarından vurulmak için işbirliği yaptıklarını sanmam. | Open Subtitles | لم يكونا يتظاهرا بإطلاق الرصاص عليهم في الرأس. |