"في الصف الثاني" - Translation from Arabic to Turkish

    • İkinci sırada
        
    • ikinci sınıftan
        
    • İkinci sınıfta dolap
        
    • İkinci sınıflar arasında
        
    • İkinci sınıf
        
    • İkinci sınıftaki
        
    • ben ikinci sınıftayken
        
    Gene ikinci sırada oturuyor. Her gece daha da hoş görünüyor. Open Subtitles لقد كان حاضراً في الصف الثاني مجدداً ان مظهره يزداد تألقاً ليلة بعد الأخرى
    Evet. İkinci sınıftan beri. Open Subtitles نعم , من وقت طويل عندما كنت في الصف الثاني
    İkinci sınıfta dolap kilidimi nerede kaybettiğimi hatırladım. Open Subtitles تذكرت الآن أين تركت مقوّم أسناني في الصف الثاني.
    "İkinci sınıflar arasında" Open Subtitles في الصف الثاني
    Sen ikinci sınıf öğretmenisin, ben de ikinci sınıfa gittim. Open Subtitles أنتِ تدرسين الصف الثاني و أنا كنت في الصف الثاني
    Çünkü ikinci sınıftaki kız arkadaşım bana bunu vermişti. Open Subtitles لان صديقتي في الصف الثاني أعطت لي هذا
    Rahibe Mary Kevin, okulda, ben ikinci sınıftayken bunu anlatıp duruyordu. TED الاخت ماري كيفن قد المحت بمواربة عن ذلك في الصف الثاني في المدرسة.
    İkinci sırada. Kepi tüylüydü. Bir Polanız var mı? Open Subtitles في الصف الثاني ذو القبعة العسكرية ذات الريشة.
    Belki de onu ikinci sırada oturan bayana iade etmelisiniz. Sizinki de onda olabilir. Open Subtitles عليك اعادته للسيدة في الصف الثاني فمنديلك معها
    Size ikinci sırada 2 tane koltuk ayırdık. Open Subtitles حجزنا لكم مقعدين في الصف الثاني
    Ben o oyunu ikinci sınıftan beri oynamadım. Open Subtitles ولكنني لم العب تلك اللعبة منذ كنت في الصف الثاني
    Bunu ikinci sınıftan beri yapmadım. Open Subtitles ولكنني لم ألعب تلك اللعبة منذ كنت في الصف الثاني
    Les Miz parçasını ikinci sınıftan beri söylüyorum. Open Subtitles لقد كنت أغني أغاني فلم البؤساء مند أن كنت في الصف الثاني.
    İkinci sınıfta dolap kilidimi nerede kaybettiğimi hatırladım. Open Subtitles تذكرت الآن أين تركت مقوّم أسناني في الصف الثاني.
    "İkinci sınıflar arasında" Open Subtitles في الصف الثاني
    Mahallede zıplayıp duran manyak bir ikinci sınıf öğrencisi varmış gibi. Open Subtitles وكأن لدينا صبيًا مختلا في الصف الثاني يتقافز في أرجاء الحي.
    İkinci sınıftaki Bayan Layman'den bile, tüm sınıfın boya yemesine izin vermişti. Open Subtitles أسوأ حتى من الآنسة (لايمان) في الصف الثاني . و هي جعلت الصف بأكمله يأكل اللوحات
    Şimdi, ben ikinci sınıftayken hayranı olduğum "General Hospital" dizisinin en önemli anı olan Luke ve Laura'nın düğününün sonunu yakalamak için otobüs durağından eve koşturdum. TED الآن أنا اعتبر من المحبين حين هربت من المنزل في محطة الحافلات في الصف الثاني فاقدة للأمل بأن أشاهد النهاية لحفل زفاف لوك ولورا، أكبر لحظة في تاريخ مسلسل " المستشفى العام "

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more