"في القرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • köylerde
        
    • kasabalarda
        
    • köylerdeki
        
    PP: Liberya'da yetişkinlerden daha fazla çocuk ölüyor, çünkü köylerde bazı insanlar var, cibinlik altında uyumuyorlar. TED ب.ب: في ليبريا يموت الأطفال أكثر من الكبار، لأن لدينا في القرى بعض الناس، لا ينامون تحت ناموسية.
    Burada yaşayan insanların çoğunluğu; ya kıyı köylerde balıkçılık yaparak yaşıyorlardı, ya da göçebelerdi, çevrede su bulabilmek için dolaşıyorlardı. TED معظم الناس الذين عاشوا هنا سواء على الساحل او في القرى او صيد الاسماك او البدو الذين يتنقلون في الجوار بحثا عن الماء.
    Çin gibi hızlı kentleşme, kitlesel göç sürecinin ülkelerde bu durum daha ağırdır, köylerde yaşlı insanlar tek başlarına yaşamaya terk edilmiştir. TED وأكر حدّة ببلدان مثل الصين، حيث تسببت عمليّة التحضّر السريع والهجرة الجماعية في ترك كبار السن بمفردهم في القرى.
    Taşınabilir sinema yaptık. Öyle ki, küçük kasaba ve köylerde duran ve ülkenin enine boyuna her yerine giden bir kamyon. TED لقد صنعنا سينما متنقلة عربة يمكنها التجول في البلاد طولاً وعرضاً وتتوقف في القرى والبلدات الصغيرة
    - köylerde, kasabalarda ve büyük şehirlerdeki her sokakta... Open Subtitles في القرى والمدن الكبيرة وكل مكان في الولاية..
    Eğer köylerdeki ilişki ağının yapısını anlayabilirsek bu tür yaygınlaşmayı hızlandırabilmek için hedefimizin kim olduğunu bulabiliriz. TED إذا أمكننا فهم هيكلة الشبكة في القرى يمكن لنا أن نستهدف لمن نعطي التدخلات لنعزز هذا النوع من الإنتشار
    Uygulamada, bazıları kendi geleneklerine daha yakın ve ailelerini Kazak topraklarının dışındaki yakındaki köylerde tutan yarı zamanlı çalışanlardır. TED وقد عمل بعضهم لبعض الوقت، متمسكين بتقاليدهم الخاصة، ومحافظين على أسرهم في القرى القريبة، خارج أراضي القوزاق.
    "Örneğin, Büyük Britanya'da, gözlerden uzak köylerde yapılan..." "kutlamalarda, bahar bayramlarının dansla geçen zararsız versiyonlarına..." Open Subtitles إصدارات غير مؤذية منهم ترقص في القرى الغامضة في عيد العمال
    İşte nihayet, beş yıldır pire kaynayan köylerde... karın tokluğuna çalıştıktan sonra... sonunda ait olduğumuz yere döneceğiz. Open Subtitles لذا، أخيراً بعد خمس سنوات من أكل الفتات في القرى المليئة بالبراغيث، أخيراً سنعود إلى حيث ننتمي
    İşte nihayet, beş yıldır pire kaynayan köylerde... karın tokluğuna çalıştıktan sonra... sonunda ait olduğumuz yere döneceğiz. Open Subtitles لذا، أخيراً بعد خمس سنوات من أكل الفتات في القرى المليئة بالبراغيث، أخيراً سنعود إلى حيث ننتمي
    Peki ya köylerde yaşayanlar? Open Subtitles وماذا عن الأشخاص الذين في القرى الخارجية
    Size köylerde, gecekondularda ve ülkenin iç bölgelerinde yaşayan Problemlerini kendi imkanları ile herhangi bir yerden yardım almadan çözen onlarca, binlerce insandan bir mesaj getirdim. TED إنني أحضر إليكم رسالة من عشرات الألوف من الناس، في القرى والعشوائيات في المناطق النائية من البلاد، الذين حلوا مشاكلهم عبر عبقريتهم هم، بدون الحصول على مساعدة خارجية.
    köylerde bile. Dikkat ettin mi? Open Subtitles حتى في القرى ، ألم تلاحظي ذلك؟
    köylerde savaşma niyetimiz yok. Open Subtitles ليس لدينا أي نية بالقتال في القرى.
    köylerde savaşma niyetimiz yok. Open Subtitles ليس لدينا أي نية بالقتال في القرى.
    Uganda'nın kırsal kesimlerinde Paul Bolton ve arkadaşları köylüleri kullanarak, depresyon için kişiler arası psikoterapi uygulayabileceklerini ispatladılar ve rastgele kontrol metodu kullanarak, kontrol grubuna ait köylerdeki yaklaşık yüzde 40'lık iyileşme oranına kıyasla, bu uygulamanın yapıldığı köylerde iyileşme oranını yüzde 90 olarak buldular. TED في المناطق الريفية في أوغندا، عبر توظيف "بول بولتون" وزملائه، القرويين، اثبت أنه يمكن تقديم العلاج النفسي للمصابين بالاكتئاب وباستخدام تصميم "التحكم العشوائي" أظهروا أن 90 في المائة من الأشخاص الذين يتلقون هذا العلاج تم شفاؤهم بالمقارنة مع حوالي 40 في المائة في القرى المجهزة.
    Sadece yedi milyon nüfuslu... ...Bangalore kentinde değil... ...Karnataka eyaletinde ulaşımı zor olan köylerde... ...ilk tatil evlerini, ilk bakım merkezlerini... ...ve ilk danışma hizmetlerini... ...yaptırdılar. TED لديهم بيوت رعاية بالمرضى, الأفضل, أفضل مراكز العناية, أفضل الخدمات الإستشارية -- وليس فقط 7 ملايين نسمة من سكان بانغالور, بل أيضا في القرى البعيدة صعبة الوصول في ولاية كارناتاكا.
    Hindistan'daki köylerde yok. TED ولا تتوفر في القرى الهندية.
    Sadece Güneydeki kasabalarda kullanılır. Open Subtitles إنها تستخدم فقط في القرى الصغيرة في الجنوب
    Diğer köylerdeki kadınların da çocukları var ve artık kızının ticaret yapmayı öğrenmesi gerek. Open Subtitles النساء في القرى الأخرى لديها أطفال أيضا، وابنتك تحتاج لتعلم التجارة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more