Kadın odaklı aksiyon filmleri tutmaz, zira Kadınlar kendini erkeklerde görebilir ama erkekler kendini kadınlarda göremez. | TED | أفلام الحركة النسائية لا تعمل لأن النساء سيرون أنفسهم في الرجال لكن الرجال لن يروا أنفسهم في النساء |
kadınlarda rahmin duvarlarının oluşumunu desteklemek için kan damarları her ay oluşuyor. | TED | في النساء, الأوعية الدموية تنمو كل شهر لتبني جدار الرحم. |
Ego tatmini dışında genç bir kadında sevdiği başka bir şey var mıydı? | Open Subtitles | هل هناك اي شيء آخر كان يحبه في النساء الصغيرات غير تعزيز غروره؟ |
Onun yaşındaki bir kadında Down sendromu riski fazla olmaz. | Open Subtitles | وإحتمالات متلازمة داون ليست مرتفعة في النساء من عمرها |
Eğer ailemizde bir enerji varsa, bu Kadınlar arasında geçiş yapar. | TED | لو كان هناك قوى في عائلتنا, فانها تسري في النساء |
Ve onu kadınların içindeki kadar erkeklerin içindekini de yok ettiğimizi söylemek istiyorum. | TED | وأريد أن أقول أننا قد محوناها في الرجال كما هو الحال في النساء |
Boynundaki sarkık deri. Yaşlı kadınlardan hoşlanmamın nedeni bu. Boyunlarındaki sarkmış deri. | Open Subtitles | أحب أثر الغدة في النساء الكبيرات جلد لين في الرقبة |
Geçmişinden de belli ki kadınlara karşı ciddi şekilde cinsel ilgin var. | Open Subtitles | من الواضح أنه من خلال سيرتك الجنسيه لديك أكبر علاقات جنسيه في النساء أكثر من الرجال |
Bu adamlar mutsuzluk yaratır, özellikle de kadınlarda. - Anladın mı? | Open Subtitles | نوع الرجل الذي ينبت الحزن خصوصا في النساء |
Bu bir hormon; sadece hamile kadınlarda görülüyor. | Open Subtitles | إنّه هرمون قابل للكشف فقط في النساء عندما يكونوا حبليات |
Gözlerinde, burdaki kadınlarda bulamadığım bir oyunbazlık var. | Open Subtitles | هناك هرج و في عينيك أن لا أجد في النساء هنا. |
Erkeklerin kadınlarda tercih ettiği herşeyin bilgisini gördüm. | Open Subtitles | أنا أرى جميع البيانات لما يفضّله الرجال في النساء. |
Ve akıllara hemen kadınlarda görülen ve virüsle yayılan rahim ağzı kanseri ve birtakım farklı kanser tipleriyle ilişkilendirilen AIDS salgını geldi. | TED | واتجهت اذهاننا في الحال إلي سرطان عنق الرحم في النساء والذي ينتشر بسبب فيروس و وباء الإيدز الذي ارتبط بعدد من السرطانات المختلفة |
bir kadında aradıkların nelerdir | Open Subtitles | عم تبحثين في النساء ؟ |
Burada Mark şu soruya cevap veriyor "bir kadında aradıkların nedir" | Open Subtitles | " مارك " يجب الاسئلة عم تبحث في النساء |
Eğer Kadınlar hakkında bu kadar çok şey biliyorsanız niye Cumartesi günü Gas'n' Sip'te yalnız başınıza bira içiyorsunuz. | Open Subtitles | أعلم أنه لديكم خبرة في النساء لماذا أنتم هنا وحدكم يوم السبت, بلا أي أمرأة في الأرجاء ؟ |
Ben de Benjamin Button hastalığı olabilir... ama doğduğumdan beri kadınların tadına bakıyorum. | Open Subtitles | صحيح أن لدي مرَض بينجامين بوتن لكن لدي خبرة في النساء منذ ولادتي |
50 yaş üzeri kadınların metatarsal kemiklerindeki dejeneratif bozukluklar hakkında. | Open Subtitles | تغييرات التنكسية على مشط القدم في النساء اللاتي فوق 50 |
kadınlardan anladığın kadar, futboldan anlamıyorsun. | Open Subtitles | إنّ لديك ذوق أفضل في النساء أكثر ممّا لديك في كرة القدم. |
Belki flört ettiğin kadınlardan. Liane kaç yaşında? | Open Subtitles | ربما السبب يكمنُ في النساء اللواتي تصاحبهن, فما هو عمر (ليان)؟ |
Çok yumuşamışsın. Çok saf olmuşsun. Özellikle de kadınlara karşı... | Open Subtitles | ،أصبحت ليناً وتثق بسهولة في النساء خصوصاً |
Fakat kadınlara karşı olan zevkini sevdim. | Open Subtitles | لكنني أفضل ذوقك في النساء |