"في بلدان" - Translation from Arabic to Turkish

    • ülkelerde
        
    • ülkede
        
    • ülkelerinde
        
    Pek çok kadın ve çocuk istekleri dışında yabancı ülkelerde zorla tutulmaktadır. Open Subtitles يوجد الكثير من النساء والأطفال المحتجزين رغما عن إرادتهم في بلدان أجنبية.
    Bir dileğim var, büyük bir dilek, bu çalışma tarzının, bu düşünme tarzının diğer ülkelerde de oluşturulması. TED لدي أمنية، أمنية كبيرة وهي أن طريقة العمل هذه وطريقة التفكير هذه ستطبق في بلدان أخرى.
    Dünya nüfusunun yarısı, zaten bu çizgi üzerinde yer alan ülkelerde yaşıyor. TED ونصف سكان العالم يعيشون في بلدان تعدت هذا الخط بالفعل
    Birden fazla ülkede politikacılar tarafından başlatılan ve büyük ölçüde başarılı olmuş etkin teknoloji hizmeti örneği var: milli piyango. TED فهناك سابقة لمصالح تكنولوجية خلقها سياسيين في بلدان متعددة وقد كانت ناجحة بشكل كبير: اليانصيب الوطني.
    Üçüncü dünya ülkelerinde bulunan 20 taneden biri. Open Subtitles واحد من الـ20 الذين شُيدو في بلدان العالم الثالث.
    Diğer Latin Amerika ülkesi olmayan ülkelerde biraç binden fazla kitap var. TED في بلدان أمريكا اللاتينية الأخرى هناك أكثر من بضعة آلاف.
    Son yirmi yıldan beri çatışma, şiddet, terörizm ya da bunların sinsice birleşip paramparça ettiği ülkelerde ve şehirlerde çalışıyorum. TED في السنوات العشرين الأخيرة، عملت في بلدان مزقتها النزاعات أوالعنف أو الإرهاب أو تركيبة غريبة لكل هذه العناصر.
    Virüs yayıldığı ve patlak verdiğinde etkisi altına aldığı Senegal ve diğer ülkelerde durduruldu. TED تم إيقافه في السنغال حيث انتشر، و أيضاً في بلدان أخرى تعرضت، و انتشر فيها الفيروس.
    Daha sonra bunu 6 yeni programda farklı ülkelerde tekrarladık. TED سرعان ما تمكنا من تكرار هذا في ستة برامج جديدة في بلدان مختلفة.
    Kişi başına salınım oranı yüksek ülkelerde yaşan insanlar olarak, diğerleri adına da seçim yapmış olacağız. TED كأشخاص يعيشون في بلدان مع نسبة انبعاثات عالية لكل فرد، نحن نقوم بهذا الاختيار في صالح الآخرين أيضا.
    Son 150 yılda, gelişmiş ülkelerde, ortalamaya bakıldığında, 10 santimetre daha uzadık. TED خلال 150 سنة الماضية في بلدان العالم المتطورة أكتسب الناس 10 سم أضافية لطولهم في المتوسط.
    Unutmamak lazım ki Jumia dünyadaki dijital okuryazarlığı en düşük ve dijital bağlantısı en az olan ülkelerde hizmet veriyor. TED الآن ضع في الاعتبار، تعمل جوميا في بلدان من أقل الثقافات الرقمية والاتصال الرقمي نجاحا في العالم.
    Şu anda, neredeyse iki milyar insan su kıtlığı geriliminin yüksek olduğu ülkelerde yaşıyor. TED حاليا، حوالي 2 مليار شخص يعيشون في بلدان تعاني من ضغط الماء.
    Evet, biz, ee, yoksulluğun kasıp kavurduğu ülkelerde kuyular inşa ediyoruz Open Subtitles أجل، نحن نبني آبار في بلدان سيطر عليها الفقر
    Diğer ülkelerde nasıl bir yaşam tarzı var biliyor musun? Open Subtitles ماذا تعرفين عن نشوة العيش في بلدان مختلفة؟
    Gerçi başka ülkelerde olan patlamalarla ilgili videolar bulabiliriz. Open Subtitles لكن يمكننا ان نجد بسهولة لقطات فيديو عن حوادث مشابهة في بلدان اخرى
    Kıtlığın olduğu ülkelerde çalışmıştım, birkaç numaram var. Open Subtitles لقد عملت في بلدان بها مجاعات وتعلمت بعض الحيل
    meslektaşlarımla birlikte bir alet çantası hazırladım, artık Kazakistan, Güney Afrika, Avustrulya Arjantin gibi dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde duvarlar oluşturuldu. TED وهكذا شكلت مع زملائي في مركز المدنية، مجموعة من الأدوات، والآن قد تم إنشاء الجدران في بلدان من جميع أنحاء العالم، بما فيها كازاخستان وجنوب أفريقيا، وأستراليا والأرجنتين وغيرها.
    Daha yenilikçi bir ülkede, böyle bir klişeye teslim olduğum için beni bağışlayın. Mesela İsveç'i düşünün, ebeveynler destek için devlete güvenebiliyorlar. TED الآن، في بلدان متقدمة أكثر، وسامحوني للاستسلام إلى كليشة واستدعاء، نعم، السويد يستطيع الآباء الاعتماد على الحكومة للدعم.
    Durum böyle değil. Mücadele irademiz var ve pek çok ülkede bu mücadele veriliyor ve kazanılıyor da. Benim ülkemde olduğu gibi diğer ülkelerde de, Nijerya gibi başından uzun bir süre diktatörlük geçen yerlerde, mücadele devam ediyor ve uzun bir yolumuz var. TED هناك إرادة لمحاربة الفساد ، وفي كثير من البلدان ، أن المعركة الجارية ويجري كسبها. في بلدان أخرى ، مثل بلدي ، حيث كان هناك تاريخ طويل من الدكتاتورية في نيجيريا ، المعركة مستمرة ونحن لدينا طريق طويل لنقطعه.
    Evet, 3.dünya ülkelerinde denemeler yürütüyoruz. Open Subtitles أجل، نجري التجارب في بلدان العالم الثالث.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more