Örneğin, ben Maine'de küçük bir kasabada büyüdüm ve o duyduğunuz belediye toplantılarına birçok kez gittim. | TED | على سبيل المثال نشأت في بلدة صغيرة في ولاية ماين، وذهبت إلى الكثير من اجتماعات البلدية التي تسمع عنها. |
Oregon'da, Castle Rock adında küçük bir kasabada yaşıyordum. | Open Subtitles | كنت أعيش في بلدة صغيرة في أوريغان تدعى كاستل روك |
Tarihindeki büyük olayların her sene kutlandığı küçük bir kasabada, New Jersey, Princeton'da yaşıyorum. Princeton Muharebesi, aslına bakılırsa bayağı önemli bir savaştı. | TED | صادف أنني كنت أعيش في بلدة صغيرة, في برنستون, في ولاية نيو جيرسي ، حيث تحتفل كل عام بالحدث العظيم في تاريخ برينستون : معركة برينستون، التي كانت في الواقع معركة مهمة جدا. |
Slovakya'da küçük bir kasabada yaşıyordum. | Open Subtitles | كنت أعيش في بلدة صغيرة في سلوفاكيا |
Pennsylvania'da küçük bir kasabada doğdum. | Open Subtitles | ولدت في بلدة صغيرة في ولاية بنسلفانيا. |
Lebanon'un güneyinde küçük bir kasabada yaşamışlar. | Open Subtitles | كانا يعيشا في بلدة صغيرة في جنوب "لبنان". |
(Kahkaha) Kuzey Teksas'ın tozlu düz arazilerinde küçük bir kasabada büyüdüm. Babam şerif, büyükbabam ise bir papazdı. | TED | (ضحك) لقد عشت في بلدة صغيرة في أحد ضواحي نورث تكساس، كوني ولداً لضابط في الشرطة وهو حفيد لقس. |
Colorado'da küçük bir kasabada kargaşa olduğuna dair bir rapor var. | Open Subtitles | التقارير تؤكد الذعر في (بلدة صغيرة في جبال (كولورادوا |
Burton Moore, 1977'de Wyoming'de küçük bir kasabada doğmuş. | Open Subtitles | بورتن موور) وُلد سنة 1977 في) (بلدة صغيرة في (وايومينغ. |