"في بليز" - Translation from Arabic to Turkish

    • Belize'
        
    Güya Belize'ye tatile gitmiş. Open Subtitles لأي مكالمات هاتفية أو رسائل البريد الإلكتروني يفترض في إجازة في بليز
    Kendisi de intikam almak için birikim hesabımızdaki parayı çekip Belize'ye gidip ortadan kayboldu. Open Subtitles وكان انتقامه يفرغ الثقة بيننا واختفى في بليز
    Belize'de son birkaç yılda kaybolan başka... Open Subtitles لمعرفة ما إذا كان أيّ من السياح كانوا في عداد المفقودين في بليز
    Belize'de kaçırılan turist olmadığını söyleyen BGG notunu aldım. Open Subtitles حصلتُ على ملاحظاتكم عن ضابط الأمن الأقليمي يقول ليس هناك عمليات أختطاف مؤخراً في بليز للسياح
    Erişim kayıtlarını tarayıp Belize kaynaklı ziyaretçi var mı baktım. Open Subtitles بالفعل قمتُ بتسجيل سجلات الدخول لتحديد هوية أي زائر للموقع مع توجيه المصدر الناشئ في بليز
    Monty, Belize'de yıldız gözlenen en iyi yeri öğren ve Simmons'a söyle. Open Subtitles مونتي . أريد منك أيجاد أفضل مكان لمشاهدة النجوم في بليز و دع سيمونز يعلم ذلك
    Doğru, ama her yerden insanlar Belize'in dünyaca ünlü mercan adalarında yıldız gözlemeye geliyormuş. Open Subtitles هذا صحيح .. و لكن الناس من كل الأرجاء يأتون لمشاهدة النجوم في بليز الجزر المرجانية ذات الشهرة العالكمية
    Toronto'dan Denise Brown kızı Trish'in 3 yıl önce Belize'de kaybolduğunu yazmış, yolcu gemisinde Colin Jackson adında bir çocukla... Open Subtitles دينيس براون من تورنتو قام بأضافة بشأن أبنته تريش براون و أختفائها الغامض قبل ثلاث أعوام في بليز
    Belize'in sığ kayalıklarında manta vatozu saldırısına uğramış. Open Subtitles "لُسِعَ من قبل سمكة الـ"مانتا راي . قبالة الحاجز المرجاني في بليز
    Tek aşkım, tabi o geceki Belize saymazssan, ama eminimki Vicodin konuşuyordu. Open Subtitles حبي الوحيد إلا أن وضعتِ تلك الليلة في "بليز" بالحسبان لكني متأكد تماماً أن مُسكّن الفيكودين هو من كان يتحدث
    Kilimanjaro, Belize'deki obruklar. Open Subtitles .. "كليمنجارو " و " الفجوات الصخريّة في بليز "
    Belize diyor... Harika bir yermiş diye duydum. Open Subtitles "بي" كالتي في "بليز" مكان جميل كما سمعت عنه،
    Belize'’de tamamen farklı bir yönümü keşfettim. Open Subtitles إكتشفتُ a جانب جديد كُلّ نفسي في بليز
    Bunu görebilmemiz için, Dünya'nın en büyük ikinci büyük mercan resifinin bulunduğu Belize'deki mavi deliğe dalış yapmamız gerekiyor. Open Subtitles ليس مرئيا عند السطح لمعرفة ذلك، نحتاج الذهاب الى غوص الشعاب المرجانية، في المناطق المدارية مثل قرب "الحفرة الزرقاء" في بليز
    Bu sabah Belize'de 7.2'lik deprem oldu. Open Subtitles هناك 7.2 مليون شخص في (بليز) هذا الصباح.
    Belize'de iki milyon dolar. Open Subtitles اثنان مليون دولار في (بليز) ( هندوراس البريطانية سابقا )
    - Wylie kedi bloğu vasıtasıyla Belize'de bir offshore hesabı olduğunu buldu. Open Subtitles وجد (وايلي) رابطاً عبر مُدوّنة القطط لحساب خارجي في (بليز).
    İki haftalık Belize tatilimden bunun için mi vazgeçtim yani? Open Subtitles تنازلت عن أسبوعين في ( بليز ) من أجل هذا ؟
    Belize plajında paparazzilerin çektiği çıplak fotoğraflarımı görmedin sanki. Open Subtitles وكأنكم لم تروا صور مصوري الفضائح (لي في شاطئ العري ذاك في (بليز
    Belize'de deniz kenarında olabiliriz. Open Subtitles يمكن أن نكون على شاطئ البحر في (بليز)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more