- Görmüyor musun, havuzda keyif yapıyorum. - Peki neden? | Open Subtitles | حَسناً، يمكنني أن أقول أنني أنجرف هنا في حمام السباحة |
Kapalı havuzda havai fişekleri izleyecek. | Open Subtitles | سوف ترى الألعاب النارية في حمام السباحة المُغلق لهما فحسب |
Şey - sadece ordan oraya atlıyorum, burda, havuzda. | Open Subtitles | حَسناً، يمكنني أن أقول أنني أنجرف هنا في حمام السباحة |
- Çünkü onları havuzlarında seks yaparken gördüm. | Open Subtitles | -لأني رأيتهما يمارسان الجنس في حمام السباحة |
Neden havuza girip ölüm nedenini kendiniz kontrol etmiyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا لا تنزل في حمام السباحة وتتأكد من سبب الموت بنفسك؟ |
Lütfen bana yardım edin. havuzda biri var. | Open Subtitles | من فضلك تعالى وساعدني شخص ما في حمام السباحة |
Lütfen bana yardım edin. havuzda biri var. | Open Subtitles | من فضلك تعالى وساعدني شخص ما في حمام السباحة |
Telefon ettiğimde de babamın dışarıda veya havuzda olduğunu söylüyordu. | Open Subtitles | وحينما أتصل ، تقول ان أبي بالخارج يقود سيارته أو يسبح في حمام السباحة |
Telefon ettiğimde de babamın dışarıda veya havuzda olduğunu söylüyordu. | Open Subtitles | وحينما أتصل ، تقول ان أبي بالخارج يقود سيارته أو يسبح في حمام السباحة |
Hiçbir kırgınlığım yok. Telefonunu havuzda buldum. | Open Subtitles | لا مشاعر قاسية وجدت هاتفك في حمام السباحة |
Peki ya havuzda ateşli piliçler varsa? | Open Subtitles | ماذا ان كانوا اثنتان من العاهرات ذوات الاثداء في حمام السباحة |
Kapıda bıçaklanmış, merdivenlerden sürüklenmiş ve havuzda boğulmuş. | Open Subtitles | طعنها أحدهم عند الباب قاومته عند السلالم و انهارت في حمام السباحة |
Onun Kanima olduğunu düşünüyorsa, evet. Özellikle de havuzda olanlardan sonra. | Open Subtitles | لو انه يظن أنها الكانيما إذن أجل ، خاصة بعد ما حدث في حمام السباحة |
Okulda bize ve Derek'e saldırdın, ve havuzda da kapana kıstırdın. | Open Subtitles | أنت هاجمتني أنا و "ديريك" في المدرسة وحاصرتنا في حمام السباحة |
Havuzun yüzeyi çok kaygan, ayrıca şuradaki boneli yaşlı bayan, sanki birazdan bu havuzda nalları dikecekmiş gibi görünüyor efendim. | Open Subtitles | سطح حمام السباحة هذا زلق للغاية، وتلك العجوز بقبعة السباحة، يبدو وكأنها ستموت في حمام السباحة يا سيدي. |
Bu bir kaza değildi. O havuzda başka bir şeyler vardı. | Open Subtitles | لم يكن حادثاً، كان هناك شيء آخر في حمام السباحة |
havuzda ferahlamak için süslü kıyafetler alırdım. | Open Subtitles | وشراء الملابس المبهجة والاسترخاء في حمام السباحة |
- Çünkü onları havuzlarında seks yaparken gördüm. | Open Subtitles | -لأني رأيتهما يمارسان الجنس في حمام السباحة |
Herif beni havuza itti ve seninle randevu kazanma peşindeydi. | Open Subtitles | أولا الرجل قذف بي في حمام السباحة وبعدها حاول الحصول على موعد معك |