"في سبيله" - Translation from Arabic to Turkish

    • uğruna
        
    • için ona süre ve izin
        
    • onun yolunda
        
    • kendi yoluna
        
    Onun uğruna tüm yaptıkların için ne kadar minnettar olduğunu göstermek adına bunu almanı istedi. Open Subtitles أرادك أن تحصلي عليه ليبيّن لك مدى تقديره لكلّ فعلته في سبيله
    Bize inanmayı bırakmadıkça bu dünyada uğruna savaşıp ölecek birkaç şey kalmış demektir. Open Subtitles و حتى يأتي اليوم الذي لا أؤمن فيه بذلك فسيكون هناك ما يستحق القتال و الموت في سبيله
    Şöhretin için maymunlara izin ver. Gitmesi için ona süre ve izin ver. Open Subtitles إمنح القرد الوقح لقباً ودعه يمضي في سبيله
    Şöhretin için maymunlara izin ver. Gitmesi için ona süre ve izin ver. Open Subtitles إمنح القرد الوقح لقباً ودعه يمضي في سبيله
    Bizi Müslüman olarak yaratan ve onun yolunda Cihadı veren dünyanın hakimi Allah'a şükürler olsun. Open Subtitles الله خلقنا مسلمين و كلفنا بالجهاد في سبيله
    Durumu açıklayacağım, sonucu görecek ve herkes kendi yoluna gidecek, değil mi? Open Subtitles سأشرح له الأمر, و سيتفهمني و سيذهب كل منا في سبيله أليس كذلك؟
    uğruna her şeyden vazgeçtiğin muhteşem bilinmezliği... Open Subtitles المجد المجهول الذي تخليت عن كل شيء في سبيله
    uğruna ölmeye değer bir şey olması gerekiyor. Open Subtitles احرص على أن يكون لديك شيء تموت في سبيله.
    Onlar hayatta olduğu sürece uğruna savaş verdiğin bir şey var. Open Subtitles خطأ، طالما هم أحياء، فلديك ما تناضل في سبيله.
    Çocuklarımızın, bizim gibi uğruna kan dökmek zorunda kalmaması için. Open Subtitles إنه من اجل أبنائنا والذين، بمشيئة الرب، لن يزهقوا دمائهم في سبيله كما فعلنا
    Emeklilik planını kovalamakla o kadar meşgul ki bunca yıldır uğruna savaştığımız her şeyi sahipsiz bıraktı. Open Subtitles إنّه مشغول بتنفيذ خطة تقاعده لدرجة أنّه تخلى عن كل ماكنّا نناضل في سبيله كل تلك السنين.
    Bizi Müslüman olarak yaratan ve onun yolunda Cihadı veren dünyanın hakimi Allah'a şükürler olsun. Open Subtitles الله خلقنا مسلمين و كلفنا بالجهاد في سبيله
    Güzel. Oraya ne kadar çabuk varırsak, herkes kendi yoluna o kadar çabuk gider. Open Subtitles كلما أسرعنا في الوصول إلى هناك كلما كان ذهاب كلٌ في سبيله أسرع
    Herkes kendi yoluna gitti. Open Subtitles أمضى كل منا في سبيله.
    Geçen Cuma mezun olduk her birimiz kendi yoluna gidecek. Open Subtitles نحن فقط تخرج يوم الجمعة الماضي ، لذلك ... الجميع الخروج كل منهما في سبيله .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more