Kuzey Atlantik'teki operasyon esnasında bağırsaklarım alındı. | Open Subtitles | أزيلت أمعائي من بطني خلال نشاط عسكري في شمال المحيط الأطلسي |
Kuzey Atlantik'teki durum daha da kaygı verici. | Open Subtitles | الوضع في شمال المحيط الأطلسي هو أكثر مدعاة للقلق |
Bir gün Alman denizaltıları..." Kuzey Atlantik'te sır oluyorlar. | Open Subtitles | في يوم يعزلنا الألمان في شمال المحيط الأطلسي.. |
-Tabii bunu söyleyen kişi şu an Kuzey Atlantik'te... bir gemide değil. | Open Subtitles | هذا الحديث من شخص ليس موجوداً في شمال المحيط الأطلسي في هذا التوقيت |
Küçük teknesini Kuzey Atlantik'te Norveçli balina avlama gemisi ile balina sürüsünün arasına konumlandırdı. | Open Subtitles | و وضع مشروعه الصغير بقارب في شمال المحيط الأطلسي بين سفينة نرويجية لصيد الحيتان صيد الحيتان الحدباء |
Denizde. Kuzey Atlantik'te! | Open Subtitles | في البحر, في شمال المحيط الأطلسي |