"في شيء آخر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Başka bir şey
        
    • başka bir şeye
        
    • başka bir şeyde
        
    • bir şey daha geldi
        
    Zamanın %47'sinde, insanlar o an asıl yaptıkları şeyden Başka bir şey düşünüyorlar. TED سبعة وأربعون في المائة من الوقت، الناس يفكرون في شيء آخر غير ما يفعلونه حاليا.
    -Aklını uzak tut! Korkma Başka bir şey düşün. Open Subtitles انزل رأسك، لا تخف واشغلك تفكيرك في شيء آخر
    Yarın istifa edip Başka bir şey yapacağım. Open Subtitles سأستقيل غداً وسَأعْمَلُ في شيء آخر, كالإبْحار
    -Üzgünüm anne Başka bir şey düşünüyordum. Open Subtitles حســناً , أنا متأسفة يا أمي لقد كنت أفكر في شيء آخر
    Yani kızdırma konusunda o kadar tecrübem var ki insanlar başka bir şeye kızgın olduklarında anlıyorum. Open Subtitles لذلك ليس لدي ما يكفي من الخبرة مع الناس يجري غاضب معي أن تعرف عندما تكون غاضبا حقا في شيء آخر.
    O heyecanı ya da bir işe yaradığın hissini başka bir şeyde bulabilir miyim, merak ediyorum. Open Subtitles وأنا أتسائل إذا كنت سأجد هذا الأدرينالين مطلقاً أو الشعور بالذات في شيء آخر
    Haydi, savaş onunla adamım, Başka bir şey düşün, aklından uzaklaştır. Open Subtitles هيا! قاوم هذا يا رجل فكر في شيء آخر اشغل تفكيرك
    Peki, siz üçünüz bu konuları biraz daha didikleyin biz de Greg ile birlikte Başka bir şey yapalım. Open Subtitles حَسَناً، الذي لا الثلاثة منك تُركّزُ على تلك الزوايا، جريج وأنا سَأَنْظرُ في شيء آخر. أي ولد قُتِلَ.
    Esas sevmediğim şeyse insanların akıllarında Başka bir şey varken başka türlü davranmaları. Open Subtitles هل تعرف ما لا أحبه أن يتظاهر الناس بشيء ويفكرون في شيء آخر بعقولهم.
    Sonra, yeryüzüne karışırım ve Başka bir şey olarak yeniden doğabilirim. Open Subtitles وبعدها سيعاد تدويري في الأرض حتى أولد في شيء آخر.
    Başka bir şey konuşalım. Open Subtitles إنسى ذلك ، دعنا نتحدث في شيء آخر
    Eğer General'in gerekli gördüğü Başka bir şey yoksa. Open Subtitles إلا إذا أرادهم اللواء في شيء آخر
    Kalsın, Başka bir şey konuşuruz. Open Subtitles السماح لها البقاء. سنتحدث في شيء آخر.
    Her biriniz Başka bir şey düşünseniz daha iyi edersiniz. Open Subtitles يجب أن تفكروا في شيء آخر كل واحد منكم...
    Başka bir şey düşünmez misin? Open Subtitles ألا تستطيع التفكير في شيء آخر ؟
    Özür dilerim, ekselansları. Başka bir şey düşünüyordum. Open Subtitles متأسّف ساعدتُك كنتُ أفكر في شيء آخر
    Evet, düşünecek vaktim oldu ama sonra Başka bir şey düşünmeye karar verdim. Open Subtitles لقد تسنت لي الفرصة ثم فكرت في شيء آخر.
    Aslında senden Başka bir şey isteyeceğim. Open Subtitles لا, في الواقع, أنا أحتاجك في شيء آخر
    Pakistanlı casus Jafar Khan hakkında Başka bir şey bulabildiniz mi? Open Subtitles هل نستطيع البحث في شيء آخر عن الجاسوس الباكستاني " جعفر خان " ؟
    Umarım başka bir şeye yeteneğin vardır çünkü gösteri dünyasında sıçacağın kesin. Open Subtitles آمل أنك ماهرة في شيء آخر, لأنني وأنت متأكدان أنك فاشلة في هذا المجال.
    Eğer beni yenmek istiyorsan, ...bunu başka bir şeyde denemen gerek. Open Subtitles آسف ، إذاَ أردت هزيمتي سيكون عليك القيام بذلك في شيء آخر
    Bak, şimdi aklıma sende değiştirmek istediğim bir şey daha geldi. Open Subtitles اتعرف لقد فكرت الان في شيء آخر احب ان اغيره فيك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more