"في صباح اليوم" - Translation from Arabic to Turkish

    • sabaha
        
    • sabahı
        
    • sabah geldiğimde
        
    • sabahında
        
    Dün, sabaha karşı, saat 02:41'de General Eisenhower'ın karargâhında General Jodl Almanya'nın Avrupa'daki tüm Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri'nin Müttefik Kuvvetler ile beraber aynı zamanda Sovyet Yüksek Komutanlığına kayıtsız şartsız teslim olduğunu beyan eden belgeyi imzalamıştır. Open Subtitles في صباح اليوم الماضي في الساعه الواحده صباحا و في مركز قيادة ايزنهاور
    Ertesi sabaha kadar kimse Harold'un ölümünü bildirmemiş. Open Subtitles أفاد أحد هارولد الميت حتى فتحت الترام في صباح اليوم التالي.
    Ve haçı eline alan adaylar sabaha kendilerini anketlerin tepesinde bulabilirler. Open Subtitles أي مرشح يستطيع تحمل المُقاطعة سيجد نفسه على قمة نتائج الترشيحات في صباح اليوم التالي.
    5 Ağustos sabahı, reçeteli ilaç kullandığınız için doğru karar alma yeteneğinizi kaybettiniz mi? Open Subtitles في صباح اليوم من 5 أغسطس , كنت تدهور في قدرتك لإتخاذ قرار واضح , بسببه أخذت
    Martin'in hastaneye gittiği günün ertesi sabahı. Open Subtitles في صباح اليوم الذي ذهب مارتن فيه للمستشفى
    - Bilemiyorum. Tüm bildiğim, diğer sabah geldiğimde... el ilanları ve bıçak gitmişti. Open Subtitles كل ما أعرفه، في صباح اليوم التالي كانت المناشير قد إختفت.
    Ertesi sabah geldiğimde ise... Open Subtitles في صباح اليوم التالي عندما وصلت...
    Ama birinci günün sabahında... ...kendimi nasıl bir maceraya sürüklediğimi... ...hiç bilmediğimi farkettim. TED لكني أدركت في صباح اليوم الأول بأني لا أملك فكرة معينة ما الذي كنت سادخل نفسي فيه.
    Derken, 6. günün sabahında Askeri İstihbarat onun ağzından laf almak için bir hileye başvurdu. Open Subtitles ثمّ في صباح اليوم السادس جنود هيئة الإستخبارات حاولوا خداعها لتخبرهم أكثر
    Evet, sabaha birini gönderecekler. Open Subtitles أجل، سيرسلون أحدهم في صباح اليوم
    Üçüncü günün sabahı yemek ve su için ara vereceğiz. Open Subtitles في صباح اليوم الثالث سنأخذ فترة راحة لتناول الطعام وشرب الماء
    Üç yıl önce 15 Ekim sabahı, ziyaretçi bekleme yerine gaz atıldı. Open Subtitles في صباح اليوم الخامس عشر من شهر اكتوبر قبل ثلاث سنوات كان هنالك تسرب غاز غير متوقع في مركز الزوار.
    Bu onun, tedavinin sabahında, MR'a gitmeden önceki el yazısı. Şimdi size tipik bir prosedürün neye benzediğini anlatayım; kesiksiz cerrahinin neye benzediğini. TED هذا هو خط يده في صباح اليوم الذي خضع فيه للعلاج قبل إجراء التصوير بالرنين المغناطيسي سوف آخذكم الآن خلال ما يجب أن يبدو عليه إجراء نموذجيّ، ما تبدو عليه جراحة لا اجتياحيّة.
    sabahında, ortalıkta yokmuş. Open Subtitles في صباح اليوم التالي، كان قد اختفى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more