"في صفّي" - Translation from Arabic to Turkish

• tarafımda
• yanıma
• tarafımı
• sınıftayız

Sonra bana sırtını döndün ve şimdi benim tarafımda değilsin.
و بعدها إنقلبتِ عَلَي و الآن أنتِ لستِ في صفّي

Her halükarda benim tarafımda olmanızı tercih ederim.
و بكِلا الحالتين، أفضّل أن تكوني في صفّي.

Hikayenin bu kısmını anlatmadan önce, size benim tarafımda olduğunuzu hatırlatmak isterim.
قبل أن أخبركم بهذا الجزء من القصّة يجب أن أذكّركم أنكم في صفّي

Onları yanıma çeksem yeter, değil mi?
لذلك ، أنا أعني ، لو جعلتُهما في صفّي فستكون أوضاعي جيّدة ، صحيح ؟

Emily Post zaten boşanacaktı, o yüzden kesin benim tarafımı tutar o.
حسناً، إميلي بوست هي أيضاً مُطلّقة، ستكون في صفّي بالتأكيد.

- Aynı sınıftayız. Bu çok erken Shane.
ــ إنّهما في صفّي (ــ لا يزال ذلك الأمر مبكراً يا (شاين

Babanın gitmesi gerekti ve benim tarafımda olan birine ihtiyacım vardı!
كان يجب أن أنحّي والدك واحتجت شخصًا يكون في صفّي

Yapmak istediğim ilk şey kimin benim tarafımda olduğuna emin olmak.
أوّل ما أودّ فعله هو أن أتأكَّد ممَّن في صفّي.

Sadece onunla savaşmaya gittiğimde benim tarafımda olduğunu bilmem gerekiyor.
أريد التأكّد أنّه حين أذهب للتغلّب عليها، ستكون أنت في صفّي

Bunu şu anda itiraf etmek utanç verici ama buraya ilk gelmeye başladığımızda senin benim tarafımda olduğundan emindim.
من المحرج أن أعترف ...بهذا الآن، لكن أول ما بدأنا بالمجيء إليك كنتُ متأكدة أنك في صفّي

Şu an burada olsa benim tarafımda olurdu.
ولو كان هُنا الأن، كان ليقِف في صفّي.

Bana yardım edeceğini söyledin. Benim tarafımda olduğunu söyledin.
قلت أنّك ستساعدني قلت أنّك في صفّي

Meredith'i yanıma çekmeliyiz. Diğerleri onu izleyecektir.
يجب أن أجعل (ميريديث) في صفّي سوف يتبع الناس قيادتها

Ama görünüşe göre benim tarafımı tutmuyordu.
لكن تبيّن أنها ليست في صفّي

Ne yazık ki benim tarafımı kötüledi.
من المؤسف أنك لست في صفّي

Ben Ford. Aynı sınıftayız. O da ziyaret amaçlı gelmiş.
هذا (بين فورد) ، إنه في صفّي إنه في زيارة ، أيضاً.