"في ظلال" - Translation from Arabic to Turkish

    • gölgesinde
        
    Yoksa her zaman dahinin gölgesinde yaşıyormuş gibi mi hissedesin? Open Subtitles أم أنك من يشعر دائماً أنه يعيش في ظلال العبقري؟
    Kırmızı çadırın serin gölgesinde anılarını, miras bırakır gibi bana bıraktılar. Open Subtitles في ظلال الباردة للخيمة الزرقاء، كانا ينقلن ذكرياتهن إليّ مثل الهدايا،
    "...bir palmiyenin gölgesinde uyuyan genç bir kız gördü. Open Subtitles رأى فتاةً يافعةً نائمة في ظلال شجرة الدلب
    Uzun zaman boyunca, Saul başka birisinin gölgesinde yaşadı- Open Subtitles لفترة طويلة، كان يعيش . . في ظلال الأخرين
    Ama karanlık bir adamın gölgesinde kalarak bunu göstermen çok zor. Open Subtitles لكنه يصعب أن تلاحظي أنك قد علقت في ظلال مظلمة لرجل أكثر ظلمة.
    Onunla beraber gezeriz, kayak yaparız, karlı Alpler'in gölgesinde, yanan ateşin önünde aşkımızı tazeleriz. Open Subtitles سنذهب للتمتع بالمناظر و التزلج و سنمارس الجنس أمام نار ملتهبة في ظلال قمم جبال الألب المكسوة بالثلج
    Korumalarımın gölgesinde değil bahçemdeki ağaçların altında oturmak istiyorum. Open Subtitles أريد أن أجلس في ظلال الأشجار في حديقتي. بدلاً من الملجأ في ظل حراسي.
    Mezarlığın gölgesinde yaptığımız son konuşmayı hatırlıyor musun? Open Subtitles اتتذكر اخر مرة تكلمنا فيها في ظلال المقبرة ؟
    Bir av köpeğinin, yazın gardırobun gölgesinde uzanıp yattığı vakit kadar burada olacağız. Open Subtitles سنكون هنا تماما كما يأخذ الكلب قيلولة في ظلال خزانة الملابس.
    - Ama şu da bilinmelidir ki; tüm kederimize rağmen, onun ölümü yeni bir yaşamın gölgesinde olmuştur. Open Subtitles و يجب الإشارة إلى أنه و نحن فيخضمحزننا... فهذا الموت سيأخذ مكانه في ظلال الحياة الجديدة
    Aziz Patrick'in gölgesinde kaldığı için olsa gerek. Open Subtitles عاش في ظلال القديس باتريك كما اظن
    O daha bir çocuk, ben de küçük bir kızken, Xiangyang'ın gölgesinde yaşardık. Open Subtitles عندما كان صبياً، وأنا فتاة صغيرة "نعيش في ظلال "شيانجيانج
    Bunca zenginliğin gölgesinde, bunca ızdırap. Open Subtitles في ظلال كل هذه الثروة، يوجد معاناة
    Ölüm insanların gölgesinde sessizce dans eder, Open Subtitles الموت ترقص بصمت في ظلال الجميع
    Hayır, aslına bakarsan ölümün gölgesinde saklanıyorum. Open Subtitles كلا، أنا أختبىء في ظلال الموت اللعين.
    Devasa Cennet Şelalesi, gölgesinde gizlenmiş ve bilim tarafından keşfedilmemiş bitki ve hayvanlarla dolu. Open Subtitles يترصد في ظلال شلالات (بارادايس) البديعة تملأه نباتات وحيوانات لم يكتشفها العلم
    Öteki Dünya'nın gölgesinde tir tir titreyeceksin. Open Subtitles سترتجف في ظلال العالم الآخر
    Hayatın boyunca abinin gölgesinde yaşıyordun Mark. Open Subtitles كنت تعيش في ظلال أخيك يا (مارك) طيلة حياتك
    Ölümün lanet gölgesinde duruyorum. Open Subtitles أني في ظلال الموت اللعين.
    "En yüksek binanın gölgesinde. " Open Subtitles " في ظلال أطول المباني"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more