"في عينيك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Gözlerinde
        
    • Gözlerinin içine
        
    • Gözlerinden
        
    • gözlerine
        
    • Gözlerindeki
        
    • Gözünde
        
    • gözünün içine
        
    • Gözlerinizden okunuyor
        
    Vay. Şu kitaptaki herifinkine benzeyen bir bakış var Gözlerinde. Open Subtitles لديك نظرة عجيبة في عينيك مثل ذلك الشخص في الكتاب
    Seni kaybetmek edeceğim korkuyorum. Ben senin Gözlerinde ne olduğunu görebilirsiniz. Open Subtitles أنا خائف من أن أفقدك إنني أرى ما يدور في عينيك
    Gözlerinin içine bakacak sanki bakmak istediği başka bir yer yokmuşçasına hem de. Open Subtitles ستمعن في عينيك قائلةً أنّها لا تودّ النظر لشيء سواهما في حياتها قطّ.
    Gözlerinin içine nasıl baktığını mutlaka fark etmişsindir. Open Subtitles بالتأكيد لاحظت الطريقة التي ينظر بها في عينيك.
    Ondan en az bizim kadar nefret ediyorsun. Gözlerinden okunuyordu. Open Subtitles تكرهينه بنفس مقدار كرهنا له لقد رأيت هذا في عينيك
    Ve şu anda gözlerine bakınca, kötü biri olmadığını görebiliyorum. Open Subtitles والآن يمكنني النظر في عينيك وأستطيع القول أنكِ لستِ شريرة
    Gözlerindeki ışıltı, öylesine aşina ki. Open Subtitles البريق في عينيك يبدوا مألوفاً بالنسبة لي
    Sen ısmarla Grimes. Güneş daima Gözlerinde zaten. Open Subtitles عليك الانتباة يا جرايمز,الشمس دائماً تكون في عينيك
    Gerçek bir sanatçı... Bunu Gözlerinde görebiliyorum. Open Subtitles ‫أنت فنان حقيقي ‫أستطيع أن أرى ذلك في عينيك
    Veya hiç Gözlerinde ki yabancıyı göreceğimi... Open Subtitles أو أنني سوف أرى نفسي أكثر غرابةً في عينيك
    Gözlerinde ki bu bakış, iyi değil, dostum. Her şey kontrolümde. Open Subtitles النّظرة التي في عينيك ليست مُطمئنة يا صاح
    Sen ve senin o aptal kuralların, ve dede ayakkabıların en azından seni kurtarmam için Gözlerinin içine bakmama izin ver. Open Subtitles أنت بكل قواعدك الغبية وحذاء الرجل العجوز. فدائماً ما أنقذتني بتلك النظرة في عينيك.
    Sen ve senin o aptal kuralların, ve dede ayakkabıların en azından seni kurtarmam için Gözlerinin içine bakmama izin ver. Open Subtitles أنت بكل قواعدك الغبية وحذاء الرجل العجوز. فدائماً ما أنقذتني بتلك النظرة في عينيك.
    Eminim yatağından kalkıp Gözlerinin içine bile bakamayan her yabancı adamdan sonra kendini bu sözlerle avutuyorsundur. Open Subtitles واثقة أنك تقولين هذا لنفسك مراراَ مع كل غريب يترك سريرك غير قادر على النظر في عينيك
    Gözlerinden beni onaylamadığını anlıyorum? Open Subtitles يمكنني الكشف عن نظرة استنكار ؟ في عينيك ؟
    Ve Gözlerinden birinin içini görene kadar o surete bakmaya devam et. Open Subtitles و حاول التركيز على صورة نفسك إلى غاية أن تتمكن من النظر في عينيك
    Bunu Gözlerinden anlayabiliyorum. Ne olduğunu söyle? Open Subtitles أنت خائفة من أمر ما أستطيع رؤية ذلك في عينيك
    gözlerine bakıp derinliklerinde boğulmak isterdim. Open Subtitles أتخيل أحياناً أني أنظر في عينيك فأراهما خضراوان للغاية
    Gözlerindeki konjonktivite bile seni tarihe gömebilir. Open Subtitles وصدقني احمرار صغير في عينيك وتصبح من الماضي
    Yüce efendim eğer şimdi Gözünde değer kazandıysam bu kulunu görmeden geçme. Open Subtitles يا سيد ان كنت قد وجدت نعمة في عينيك فلا تتجاوز عبدك
    gözünün içine bakıp bunu söyleyemeyeceğimi biliyordu. Ben de onlarla birlikte gittim. Open Subtitles علم أنّي لن أقوى على النظر في عينيك وإخبارك، لذا غادرت معهم.
    Gözlerinizden okunuyor, siz başkalarını kendinizin önünde tutan birisisiniz. Open Subtitles اري هذا في عينيك انت رجل يفضل مصلحة الآخرين علي مصلحته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more