her şeyde ne kadar berbat olduğumu hatırlatma fırsatını hiç kaçırmıyorsun. | Open Subtitles | لاتصيع أي فرصة في تذكيري أني فاشل في كل شئ تقريبا |
Liderlik dışındaki her şeyde. Ve dokuz yılda yedi nakil yapmış. | Open Subtitles | في كل شئ فيما عدا الريادة و هو قد قام بسبع إنتقالات خلال تسع سنوات |
her şeyde şeker vardır. Hiç ummayacağın yerlerde. Mesela ketçapta. | Open Subtitles | هناك سكر في كل شئ في أشياء ما كنت لتتوقعينها, مثل الكاتشاب |
Her konuda bu kadar gayretli olmanı umuyorum hiç şikayet duymayacaksın. | Open Subtitles | أملي الوحيد أن تكون دؤوبا في كل شئ أوه,أعدك أنه لن يكون لكي أي شكوى |
Yani Her konuda uzmansın, tabi müzendeki şeyler dışında. | Open Subtitles | إذاً ، فأنت خبيرٌ في كل شئ ماعداالأشياءالموجودةبمتحفك. |
Bak, dövüldüğün ve her şey için gerçekten çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنظر, أنا آسف جداً لأنك فشلت في كل شئ |
- Hayır Bay Barrie, bu evdeki her şeye dahil olmanıza gerek yok bence. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انك يجب أن تتدخل في كل شئ يحدث فى هذه العائله لكنها تريد رؤيته أسكت، جورج |
Ama yine de Her konuda haklıydınız. Mesela, her şeyde. | Open Subtitles | لكن وجدت بعدها أنكِ محقة في كل شئ كل شئ |
Beni her şeyde yeniyor bunda da, en iyi lale ve en iyi kırmızı biber yarışmasında da. | Open Subtitles | لقد هزمتي في كل شئ في هذا و كذالك تنزيق الزهور وايضاً الاكل المبهر |
ama yaptığın her şeyde lütfen tedbirli ol. | Open Subtitles | لكن أرجوكِ كوني حكيمة جداً في كل شئ تفعليه. |
Yaptığı her şeyde en iyi olmasına alıştım. | Open Subtitles | اعتدت على وجود أفضل في كل شئ هي تعمل |
Daha önce de söyledim, yine söylüyorum Japonlar bizi her şeyde yeniyorlar. | Open Subtitles | -قلت هذا من قبل ، و سأقولها مرة أخري اليابانيون ينافسوننا في كل شئ |
Ve neden her şeyde soya var? | Open Subtitles | ولماذا الصويا موجودة في كل شئ ؟ |
Küçüklükten beri Her konuda öyle yapar. | Open Subtitles | دائماً تأخذ الطريق السهل في كل شئ منذ أن كانت طفلة |
Her konuda ablanıza muhtaç değilsiniz Bayan Matty. | Open Subtitles | لم تكوني تعتمدين على أختك في كل شئ ,آنسة ماتي |
Babama gelecek olursam, Her konuda anlaştığımız söylenemez ama iyi bir takımız. | Open Subtitles | أما بالنسبة إلى أبي ربما لا أتفق معه في كل شئ لكننا صرنا فريق |
Bana her şey için güvenebilirsin. | Open Subtitles | يمكنـك الإعتمـاد علي في كل شئ. |
Bana her şey için güvenebilirsin. | Open Subtitles | يمكنـك الإعتمـاد علي في كل شئ. |
Bu arada çok teşekkürler yardım ettiğin her şey için. | Open Subtitles | بالمناسبة، شكراً لمساعدتك في كل شئ |
Bu aile içinde olan her şeye müdahil olmanıza gerek olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد انك يجب أن تتدخل في كل شئ يحدث فى هذه العائله |
Bunlar Başçavuş Grimm'in sicili ve nöbet kayıtları. her şeye bakarım. Evet, bakarsın. | Open Subtitles | حسنا، هذا ملف الرقيب جريم وتقارير دوتي، سوف أدقق في كل شئ |