"في محفظتي" - Translation from Arabic to Turkish

    • Cüzdanımda
        
    • Çantamda
        
    • cüzdanıma
        
    • cüzdanımdaki
        
    • cüzdanımdaydı
        
    • taşıdığım bir
        
    Onu Cüzdanımda buldum! Senin koyduğunu sandım. Open Subtitles لقد وجدته في محفظتي لقد ظننت أنك من وضعه
    Hayır, sana kanıtlayabilirim. Kimliğim Cüzdanımda. Open Subtitles لا، أستطيع أن أثبت لك وضعت هويتي في محفظتي بالخارج
    Cüzdanımda 12 yaşımdan beri tuttuğum prezervatifim var. Open Subtitles نحتاج شيئاقديما لدي واقي في محفظتي منذ ان كنت في الثانية عشرة
    Şansıma Çantamda büyükannemle birlikte çekildiğimiz bir fotoğraf vardı. Open Subtitles لحسن الحظّ أحتفظ بصورة لي مع جدّتي في محفظتي.
    Kaptan Üçkağıt, Çantamda imzalaman gereken birkaç evrak var. Open Subtitles يا قبطان "شام"، توجد وثائق في محفظتي أريدك أن توقع عليها.
    İnanmıyorsan cüzdanıma bakın. Open Subtitles إذا لم تصدّقوني، أنظروا في محفظتي
    cüzdanımdaki para yanımda kalırdı. Open Subtitles كل ما تبقى معي هو المال الذي في محفظتي
    Cüzdanımı, evde ceketimin cebinde unuttum, ve sigorta kartımda cüzdanımdaydı. Open Subtitles تركت محفظتي في جاكيت المنزل وبطاقة الائتمان في محفظتي
    On iki yaşımdan beri yanımda taşıdığım bir kondomum var. Open Subtitles لدي الواقي الذكري في محفظتي التي أتيحت لي منذ أن كنت 12.
    Bak, itiraf ediyorum. Ben evliyim. Yüzüğümü Cüzdanımda taşıyorum. Open Subtitles انظر أنا مرتبك أنا متزوج واحتفظ بخاتم الزواج في محفظتي
    Bu yüzüğü altı yıldır Cüzdanımda taşıyordum. Open Subtitles لقد إحتفظت بذلك الخاتم في محفظتي طوال 6 سنوات
    Liseden kalma bir tane Cüzdanımda vardı ama süresinin dolduğundan eminim. Open Subtitles اعتقد أن لدي في محفظتي من أيام الدراسة لكني متأكد أنها انتهت صلاحيته سلمه لي
    Dört yıl boyunca Cüzdanımda taşıdım, tam da bu gece kardeşime verdim. Open Subtitles أربع سنين، أخبأت ذلك الشيء في محفظتي والليلة أعطيته لأختي
    - Cüzdanımda kondom aradı. Silah koleksiyonunu gösterdi. Open Subtitles حاول البحث في محفظتي عن بعض مجموعات من المسدسات
    Aslında evimin anahtarları Cüzdanımda olduğundan burada uyudum. Open Subtitles في الواقع نمت هنا، لأن مفاتيح منزلي في محفظتي
    Evet, Çantamda. Open Subtitles نعم، إنها في محفظتي
    Biletim var! Çantamda! Open Subtitles إنها في محفظتي - دعينا نذهب هيا -
    Çantamda biraz para var istersen. Open Subtitles لدي نقود في محفظتي..
    cüzdanıma bakayım. Open Subtitles سأنظر في محفظتي
    Ben bunu cüzdanıma koyayım. Open Subtitles سأضعه في محفظتي
    Bu çok komik, çok komik çünkü ben de seni cüzdanımdaki fotoğrafta görmüştüm. Open Subtitles لأن لدي صورة لكِ... في محفظتي
    Maç biletleri cüzdanımdaydı. Çalındı. Open Subtitles حسناً، كانت تذكرتا المباراة في محفظتي
    Bana verdiğin günden beri Cüzdanımda taşıdığım bir şey. Open Subtitles شيء ما أبقيت عليه في محفظتي منذ اليوم الذي أعطيتيني إياه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more