Bilmek istediğim şey senin Geleceğinde bana yer olup olmayacağı. | Open Subtitles | ما أريد معرفته... هو إذا كان لي مكان في مستقبلك. |
İstesen de istemesen de senin Geleceğinde evlilik var. | Open Subtitles | هناك زواج في مستقبلك. سواء أحببت هذا أم لم تحبيه. |
İyi haberler var. Geleceğinde uzun boylu, yakışıklı bir aygır görüyorum. | Open Subtitles | إنهـا أخبـار سـارة , هنالك وحـش طويـل وسيـم في مستقبلك |
En kötü günlerimizin geçmişte en iyi günlerimizin gelecekte olması dileğiyle. | Open Subtitles | إنه يعني أفضل يوم في ماضيك سيكون أفضل يوم في مستقبلك |
Ama hoşuna gitsin ya da gitmesin hâlâ Geleceğini düşünmek zorundasın. | Open Subtitles | ولكن شئنا أم أبينا، لا يزال يجب أن تفكر في مستقبلك |
Geleceğinizde alacağınız faiz miktarı. | Open Subtitles | لكن ، جدّيا ، هي مِقدار الإهتمام الذي ستحصل عليه في مستقبلك |
Geleceğinde büyük mutluluklar ve başarılar görüyorum. | Open Subtitles | الهالة المميزة حولك أتوقع لكِ السعادة العظيمة و النجاح في مستقبلك |
Buna rağmen Geleceğinde harika bir aşk ve çocuklar görüyorum. | Open Subtitles | بالرغم من ذلك، أرى حب عظيم وأولاد في مستقبلك. |
Geleceğinde hukuk alanında bir diploma alma umudunu yoketmek bemim kişisel misyomum olacaktır. | Open Subtitles | سوف أجعلها مهمة شخصية أن أحطم أي أمل لشاهدة حقوق في مستقبلك |
Geleceğinde, asla unutamayacağın bir Central Grocery sandviçi var. | Open Subtitles | هناك مركز بقالة في مستقبلك الشخص المستنسخ منك لن ينساه أبدًا |
Yakında Geleceğinde çok önemli bir adımla karşılaşacaksın. | Open Subtitles | إنك تواجه خطوة مهمة للغاية في مستقبلك قريبا |
Neksam'dan yeni.Özgürlük sizlerin Geleceğinde. | Open Subtitles | جديد من نيكسيم الحرية في مستقبلك |
Geleceğinde mutlu bir Cadılar Bayramı görüyorum. | Open Subtitles | أرى أنك ستقضين في مستقبلك عيداً سعيداً |
Ama Geleceğinde harika şeyler görüyorum. | Open Subtitles | لكن أرى أشياء عظيمة في مستقبلك. |
Geleceğinde uğursuz bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء لاتحمد عقباه في مستقبلك. |
Geleceğinde kırmızı cübbeler ve yüzük var. | Open Subtitles | الجلباب القرمزي والحلبة هي في مستقبلك |
Geleceğinde zenginlik görüyorum. | Open Subtitles | أرى ثروة في مستقبلك |
gelecekte sana iyi şanslar. Kapınıza gelen fırsatı tepmeyin. | Open Subtitles | حظ سعيد في مستقبلك لا تدع الباب يضرب قرينك في الوحي وأنت خارج |
gelecekte baya çim biçmen gerekecek. | Open Subtitles | أرى في مستقبلك كثيراً من العُشب يتمّ قصّه |
Kısa bir süreliğine Geleceğini gördün. | Open Subtitles | حسنا، أنت فقط أصبحت لمحة سريعة في مستقبلك. |
Sevgili Brian, ne durumda olursan ol buna ihtiyacın olduğu zaman ne kadar tahrik olsan da korunmadan yapma, Geleceğini düşün. | Open Subtitles | عزيزي براين في مكان ما بين مرحلة تكون في اثارة لتريد شيئا ومرحلة ان تكون اكثر اثارة لتهتم بالامر فكر في مستقبلك |
Tebrikler, Geleceğinizde bir sürü garip porno var artık. | Open Subtitles | تهانينا , هناك الكثير من الافلام الاباحيه الغريبه في مستقبلك |
Eğer bu becerilerde ustalaşırsanız ve buradan çıktığınızda iş bulursanız Geleceğinizde bir maaş çeki olabilir. | Open Subtitles | إذا كنت قادرا على إتقان هذه المهارات والحصول على وظيفة بمجرد الانتهاء من المفرج عنهم، يمكن أن يكون الراتب في مستقبلك. |